Özkan DİKMEN
TEKİRDAĞIN İHTİYAÇLARI
TEKİRDAĞ’IN İHTİYAÇLARI
Yine gündem biliyorsunuz ki sahillerimiz ve yapılması planlanan kimyasal depolar. Tekirdağ’ın derdi yetmiyormuş gibi her geçen gün buradaki halka sormadan alınan kararlar sabır sınırlarını zorluyor.
Gün geçmiyor ki, kent yeni bir gündemle boğuşsun. Marina yapıldıktan sonra herkes kendi kazancı çerçevesinde planlar yapıyorken Tekirdağ’da yaşayanların fikri dahi alınmıyor. Ankara’da masa başı yapılan planlar adeta dayatmayla önümüze getiriliyor. Bunu yapan Ak Parti iktidarının bir mensubu olan Süleymanpaşa Belediye Başkanı Cüneyt Yüksel bile bu yapılanlara isyan edip bakanın yanında müsteşarına bağırmak zorunda kalıyor.
Yani zorla insanı bağırtıyorlar. Aslında istişarelerle herkesin dediği olacağı gibi kent adına yararlı birçok yatırımın da önü açılmış olabilir. Ama kimse kimsenin umurunda değil bunu son yaşananlardan sonra bir kez daha görebildik.
Gelinen nokta kent adına hiç iç açıcı olmasa da bu kez en azından şehrine sahip çıkanların çokluğu oluşturulan kamuoyu bir nebze olsun sahipsiz olunmadığını gösterdi. Bu konuda biz basın mensuplarının aynı noktada kent adına bir duruş sergilemesi de önemli bir etken olarak görülebiliyor. İşte bu noktadan hareketle herkesin bu çember etrafında buluşması gerektiği inancındayım.
Bir taraftan marina projesi ile kentin denizle olan bağlantısını kesmek isteyenler, diğer taraftan Limana yapılması planlanan devasa kimyasal tanklarla adeta kentin ortasına bomba bırakmak isteyenler. Yıllardır denizinden yeteri kadar yararlanamamış olanlara bir sözüm var. Mübadele ve 1 Temmuz Kabotaj Bayramlarında denize çelenk bırakmaya yer bulamayacaksınız.
Sevindiren taraf ise bunu yapmak isteyen iktidar mensuplarının bir parçası Cüneyt Yüksel’in bu işe karşı çıkması oldu. Büyükşehir ve ilçe belediyesi ayrı partilerden olmasına rağmen kent adına aynı noktada buluşması Tekirdağ tarihinde çok az görülen bir olay olduğunu da söyleyebiliriz. Durum böyle olunca kentte bulunan etkin STK’lar da konuya duyarsız kalmadı ve herkes elini taşın altına koymaya karar verdi.
Kente yeteri kadar zarar verildiğinin farkında olan yurttaşlarda bu çember etrafında birleşiyor ki doğru bir durum.
Gelin birlikte el ele verelim ve Çerkezköy ve Çorlu’ya yapılan kötülüğün bir benzerini Süleymanpaşa’ya yaptırmayalım. Eğer sanayi gelecekse ki ben bunu en çok isteyenlerden birisiyim, kontrollü ve çevreye duyarlı kuruluşların gelmesi yönünde ciddi bir çaba gösterelim. Eğer hemen önümüzdeki liman proje uygulayacaksa kent hassasiyetine dikkat ederek yapılsın. Eğer marina büyütülecekse kentin önüne değil, daha doğuya uzayarak devam etsin. Sahiplenelim ki, ileride çocuklarımızın da sahipleneceği başka unsurlar olsun. Aksi takdirde hem geleceğimizi hem de kişiliğimizi kaybederiz.
Okunma Sayısı : 1189
Özkan DİKMEN Diğer Yazıları
