Dyt. Emine GÖRÜCÜ
ÖMÜR UZATAN DİYET
ÖMÜR UZATAN DİYET
Ömür uzatan diyet olarak tanımlanan ‘AKDENİZ DİYETİ’ 1950’lerin sonları 1960’ların başında, zeytin yetiştirilen Akdeniz Havzasında uygulanan beslenme modeli olarak tanımlanmaktadır. Bu dönemlerde fast-food kültürü dediğimiz, çoğu hastalıkların temelini atan hazır halde sunulan ayakta atıştırma kültürünü ABD henüz dünyaya tanıtmamıştı.
Akdeniz Diyetini sadece o bölgede yaşan insanların tükettiği besin çeşitleri olarak tanımlamak bence eksik bir tanımla olur. Akdeniz insanının en büyük özelliklerinden biri de toplu halde büyük ve eğlenceli sofralara hakim olmasıdır. Hal böyle olunca sofrada tüketilen besinler hızlıca tüketilmek yerine daha yavaş ve tadını çıkararak tüketiliyor, dinlenerek yemek şart oluyor.
AKDENİZ DİYETİNİN TEMEL ÖZELLİKLERİ
- Doymuş yağlar yani tere yağ, margarin, iç yağlar yerine tekli doymamış yağ olan, zengin antioksidan içeriğine sahip zeytin yağının tüketilmesi önemli özelliklerinden biridir.
- Özellikle işlenmemiş tahıl ürünleri olan ekmek, makarna, pirinç, kuskus, erişte, patates tüketimi her öğüne yayılmıştır.
- Kuru fasulye, nohut, mercimek, barbunya gibi kuru baklagillerin ve posa, antioksidan, fito-östrojen kaynağı olan yağlı tohumların (fındık,ceviz,badem…) sofralarda önemli bir yeri bulunmaktadır.
- Sebze ve meyveleri mevsimine uygun olarak seçmeye ve bunları sade bir şekil de pişirmeye özen gösteren Akdeniz insanı, yemeğin sonunda meyve (posa, vita- min, mineral, karoten ve fenolik bileşik kaynağı) tüketimini de, alışkanlık haline gelmiştir. Ayrıca sarımsak, biberiye, kekik, adaçayı, nane, maydanoz gibi aromalı bitkiler bolca tüketilmektedir. Özellikle biberiye, karanfil ve adaçayının yüksek antioksidan aktiviteye sahip olduğunu artık bilmeyenimiz yok gibi.
- Akdeniz mutfağında kırmızı et neredeyse ayda bir tüketilmektedir. Beyaz ette de kümes hayvanları yerine hafta da 3-4 gün deniz ürünleri, özellikle balık tüketiliyor. Tavuk ve kırmızı et tüketildiğinde yanında mutlaka bol yeşil salata ve zeytinyağlı sebze yemekleri eşlik ediyor.
- Süt ve süt ürünleri de orta düzey dediğimiz yani yeteri kadar tüketiliyor.
- Hamur işleri tıpkı kırmızı ette olduğu gibi çok az tüketiliyor.
- Özellikle akşam yemeklerinde 1 kadeh kırmızı şarap tüketiliyor. Akdeniz kültüründe 10-20mg/L flavonoid içeren kırmızı şarabın antioksidanlar açısından önemli bir kaynak olduğu yapılan çalışmalarla belirlenmiş ve 1990’lı yılların başında buna ‘Fransız Paradoksu’ adı verilmiştir.
Okunma Sayısı : 2404
Dyt. Emine GÖRÜCÜ Diğer Yazıları
- DİYETİSYEN KİMDİR? NEDEN DİYETİSYENE İHTİYAÇ DUYARIZ?
- MENOPOZ VE BESLENME
- YENİ ORGANINIZIN FARKINDA MISINIZ?
- KIŞ MEVSİMİ VE KİLO İLİŞKİSİ
- Bebek ve Çocuklarda Bitkisel Desteklerin Kullanımı İle İlgili Doğru ve Yanlışlar
- DİZ KİREÇLENMESİ VE SAĞLIK İLİŞKİSİ
- DEMİR EKSİKLİĞİNDE NASIL BESLENMELİYİZ?
- SAĞLIĞIN ŞEREFİNE!
- NASIL SAĞLIKLI BESLENİRİM? AMACIM NE OLMALI?
- KRONİK BÖBREK YETMEZLİĞİ VE BESLENME