Dyt. Emine GÖRÜCÜ
KIŞ MUCİZESİ TARHANA


KIŞ MUCİZESİ TARHANA


 Kış mucizesi olarak adlandırdığım tarhana, aslında yaz ve kış aylarında güvenle tüketebileceğiniz bir çorba çeşididir. Her yaz sonu geleneksel olarak hazırladığımız tarhananın içeriği arttıkça besin değeri de bir o kadar artmaktadır. Yapılan araştırmalarda tarhananın mayalanma sürecinin en sağlıklı versiyonu 4 gün bekletilerek mayalandırılması olduğu açıklanıyor. Zira dördünü günden sonra ki mayalanma sürecinde hamurun sadece asitliğinin arttığı görülmüş.

 

Hazırlanma aşamasına içine konan kırmızı biber, soğan, domates gibi besinler çorba içeriğine lif katkısında bulunurken, yoğurt, peyniraltı suyu ve süt ise protein içeriği sağlıyor. Kullanılan un ve unun kalitesi ise B grubu vitaminlerin ve karbonhidratın kalitesini belirliyor. Tarhananızı yaparken sadece beyaz un kullanmak yerine kepekli ve tam tahıllı unlar ile karıştırdığınızda hem lezzet hem de besin içeriğinde artışlar sağlamış olursunuz.

 

 Özellikle Ege bölgesinde yapılan tarhanaya ilave edilen baharatlar, dereotu, tarhana otu gibi ilaveler içeriği, lezzeti zenginleştirmenin yanı sıra besin değerini de arttırıyor. Tarhana otu, boyu 20 ila 50 cm arasında değişen, çalı görünümlü, yumuşak ve sarı çiçekli, güçlü bir kokusu olan bitkidir. Özündeki suyunda uçucu özelliğe sahip bir yağ bulunan tarhana otunun, yaprakları ve çiçeği kuru halde iken egzama yaralarında da kullanılıyormuş.

 

Özellikle bebeklere 6. Aydan sonra tavsiye ettiğim tarhana çorbasını pişirirken içine tuz atmadan tüketmeye çalışın. Hazırlama aşamasında içine tuz atılan tarhananın maalesef sodyum oranı da yükseliyor.

 

Oldukça besleyici ve doyurucu bir besin olan tarhana kış aylarında en çok tercih ettiğim çorba türüdür. A ve B vitaminlerinin yanında kalsiyum, çinko ve demir de içeriyor. Bu da bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı oluyor ve grip , soğuk algınlığının hızlı bir sürede atlatılmasını sağlıyor. Aynı zamanda yüksek karbonhidrat içeriği ile de kişinin hastalık durumunda ihtiyacı olan enerjiyi kazanmasına yardımcı oluyor.

 

Vücuda alınan proteinlerin vücudumuz için faydalı olabilmesi için ilk olarak mide ve bağırsaklarda sindirilerek aminoasitlere kadar parçalanması gerekir. Sindirilemeyen proteinler ise dışkıyla atılır dolayısıyla vücudumuz da bu proteinlerden yararlanamaz. Tarhananın yapımında kullanılan yoğurt ve bitkiler sayesinde proteinler belirli bir ölçüde aminoasitlere kadar parçalanır. Bu şekilde tarhananın sindirimi kolay bir şekilde yapılmış olur. Aminoasitler tarhana ile vücuda hazır olarak girerler ve bağırsaklardan kolayca emilerek vücuda fayda sağlarlar. Ayrıca hayvansal yağ içermediği için kalp damar sağlığına olumlu etkisinin yanında kolesterol hastalarının da güvenle tüketebileceği bir besindir.

 

Ben tarhana çorbasını pişirirken yağ ve tuz ilave etmeden, direk soğuksuda çözdürdükten sonra pişiriyorum. Yanında barsaklar için çok yararlı olan lahana turşusunu da ihmal etmediğim için tuz tadını çok aramıyorum ve lezzetleri dengelemiş oluyorum. Tarhanamın besin değerini daha da arttırmak istediğimde içine bazen biraz kıyma ilave ediyorum ya da dolabımda her daim dondurulmuş olarak bulunan haşlanmış nohut, kurufasulye ve yeşil mercimek ilave ediyorum. Böylelikle sadece besin değeri değil lezzeti de artmış oluyor. Zayıflama diyeti yapanlar için de hatırlatayım; 1 kepçe çorba 1 dilim ekmeğe eş değer.

Sevgi ve sağlıkla kalın.


Yayınlanma Tarihi : 2018-12-24 13:38:07
Okunma Sayısı : 1610
reklam yan

Dyt. Emine GÖRÜCÜ Diğer Yazıları