Özkan DİKMEN
BİLMEM KAÇINCI ZEYTİN DALI
Geçtiğimiz hafta Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak uzun bir aradan sonra Ramada Otel’de bir basın toplantısı gerçekleştirdi. Kentin genelinde görev yapan meslektaşlarımızın büyük çoğunluğu bu toplantıya iştirak etti.
Bir küs bir barışık basınla olan ilişkilerini yönetmeye çalışan Başkan Sayın Albayrak kaçıncıya bilmem bir anlamda basına zeytin dalı uzatarak, “Siz hakaret etmeyin, ben de küsmeyeyim” mesajı verdi.
Toplantıda hem kendisine hem de Genel Sekreterine belki de en ağır cümleleri ben kurdum. Yani burada zaman zaman yazdıklarımı yüzüne söyledim. Bunu da yapmam gerekiyordu.
Hakkını yemeyeyim, ilk kez bu kadar ağır söylemlerimizi sükûnetle karşıladı ve büyük bir olgunlukla da yanıtladı. Biraz gelişme var gibi duruyor ama orada da söylediğim gibi kendisine inancımızı kaybetti. Yarın tekrar küsmeyeceğini ve bizi güya ‘cezalandırmayacağını’ kim bilebilir.
Aynı sükuneti Genel Sekreterden beklerdim ancak tam da tahmin ettiğim gibi yemeğe geçildiğinde benimle kurduğu diyaloğun bir kısmına Bedia İlerler de şahit oldu. Hiç de hoş bir diyalog değildi. Kürsüde cevap veremedi kendince birebir bana baskı uygulamaya çalıştı. Neyse onu da çok önemsemedik. Geldi geçti.
Benim aslında bahsetmek istediğim, bir belediye başkanının birilerine küsmesi. Politikacı, politik davranmalı. Yapılan eleştirilere kızabilir. İnsani olarak en doğal hakkıdır. Ancak buna anında tepki vermesi ve tüm ilişkilerini rafa kaldırması çok mantıklı gelmiyor bana.
Başkanı uyarmak, akıl vermek bizim haddimize değil. Yapmam da… Ancak mesleğimizin gereğini de yapmamıza kimse mani olamaz. Sırf bize birileri küsmesin diye de üç maymunu oynayacak halimiz yok.
En azından derdimizi anlatacak bir zemin oluşturduğu için teşekkür etmeliyiz. Geç de olsa bir ilişki kurma çabası içinde olduğunu gördük. Bu tür organizasyonları daha sık yapması kendisi yararına olacaktır. Gerçi çok da vakit kalmadı ama olsun. Zararın neresinden dönersen kardır.
O toplantıda değerlendirmemi yaptıktan sonra sorduğum bir soru askıda kaldı ve cevabını bulmadı. Gazetecilik etiği gereği soruyu tekrarlayıp ikili diyaloga girmenin manası yok. Zaten gazetecilik de bunu gerektirir. Sorunu sorar cevabını alırsın. Tatmin olmazsan yayın yaptığın mecradan şimdi benim yapacağım gibi bir kez daha sorarsın. Ta ki, cevabını alana kadar.
Tekirdağ Büyükşehir Belediye binası yapımı sırasında proje değişikliği nedeniyle kurum mahkemelik oldu mu? Ya da proje değişikliğine gidildi mi? Kullanılmaması gereken malzemeler kullanılarak bu konuda sıkıntı yaşandı mı?
Sadece yukarıdaki sorumun yanıtını alamadım.
O toplantıdan gazeteci dostlarımız da çok memnun ayrıldılar. Her şeyin PARA olmadığını, aslında ikili ilişkilerin ve diyalogların daha da önemli olduğunu bir kez daha görmüş olduk.
Başkan bize küsüyor, personeli de bizimle yan yana görünmek istemiyor. Yani durum bu kadar vahim hale geliyor. Gördüğüm kadarıyla bu toplantı ile birlikte uzatılan zeytin dalının ardından personelde büyük bir rahatlama yaşadı. Herkesin yüzü gülüyordu. Umarın Başkan Albayrak yine aynı hataları tekrarlamaz. Sonuçta daha iki yıl var ve bu şartlarda bu kadar süre biraz zor geçerdi.
Ben mi? Halen inancımı tazeleyemedim. Açıkçası çok da umurumda değil bu saatten sonra. Bardak kırıldı bir kere. Ama bardak kırıldı diye de su içmekten vaz geçecek halimiz yok.
Herkese iyi bayramlar.
Okunma Sayısı : 1105