Habibe Tilki UZEL
SÜLEYMANPAŞA ZABITA MEMURLARINA TEŞEKKÜR

Geçtiğimiz hafta sonu havanın güzel olmasını fırsat bilerek Süleymanapaşa Sahil’de şöyle biraz nefes alalım amacıyla gittik. Sahilde yürürken gördüğümüz kadın simitçiden simit alalım dedik ve simitçinin yanına giderek 3 simit istedik. Kadın simitçi, simit başına fiyatın 12 tl olduğunu söyledi. Biz de kendisine simitin belirlenen en yüksek satış fiyatının 10 tl olduğunu ve belirlenen bu fiyattan fazla satamayacağını ifade ettik. Ancak kadın simitçi biz daha bunu der demez poşetlediği simitleri çıkarıp simit arabasına koydu ve “istediğim fiyata satarım siz ne karışıyorsunuz, defolun başka yere” tarzında üslup bozarak karşılık verdi. Biz ise hem kendimizi tanıttık hem de haksız kazanç elde etmeye çalıştığı için yüksek fiyata satamayacağını açıklamaya devam ettik. Ancak kadın simitçi hakaret içerikli konuşma tarzına devam etti. Akabinde Süleymanpaşa Belediyesi Zabıta Müdürlüğü’nü arayarak durumu kendilerine izah ettik. Bunun ardından bu kez de kadın simitçi zabıtaların bir şey yapmadıklarını, ona bir şey yapamayacaklarını, zabıtalardan korkmadığını, zabıtaların zaten görevini yerine getirmediğini ima ederek bas bas bağırmaya başladı. Ancak bir süre sonra 3 zabıta memuru olay yerine gelerek kadın simitçiye durumu tekrar izah etmeye gayret edip işlem yaptı.

Sahilde bulunan çok sayıda vatandaş gazeteci olduğumuzu anlamalarıyla beraber yanımıza gelerek bu simitçinin her zaman bu tarzı kullandığını, simitin en yüksek fiyatının 7 tl olduğu zamanda 10 tl’ye sattığını, şimdi 10 tl olunca da 12-12.5 tl’ye sattığını ifade ettiler. Ayrıca babası ve aile üyelerinden diğerlerinin de sahilin çeşitli noktalarına konumlanıp aynen bu şekilde haksız kazanç ile fazla fiyatlara satmakta ısrarcı olduklarını yine sahildeki bazı vatandaşlar dile getirdiler. Yine bizlere ulaşan bazı vatandaşlarca öğreniyoruz ki kadın bu kez babasının simit arabasının başına geçiyor ve 12 tl’den satmaya devam ediyor. Tekrar zabıta memurları çağrılıyor, durumu anlatmaya uğraşıyorlar ki simitçi kadının simitçi babası yaşını kullanarak acıtasyon yapıp zabıta memurlarını etrafa öcü gibi göstermeye çalışıyor.

Gel gelelim olayın öyle olmadığını bizler gözlerimizle gördük yaşadık. Sıkıntı şu ki bilinçli vatandaşlar konuyu yorumlarken neyin ne olduğunu gayet iyi anlayabiliyorlar ancak bazı kesim var ki sanki zabıta memurları kafasına esiyor geliyor, birini seçiyor ve sırf eğlence olsun diye kişiye zulüm ediyormuş gibi anlıyorlar. Şimdi bir düşünelim, alkollü biri araç kullanıyor, polis durdurup ceza kesiyor, işlem yapıyor kişiyi trafiğe çıkarmıyor. Orada diyor muyuz a polis adama ne yapıyor yazık diye. Hayır, çünkü bunu yapması gerekiyor. İşte zabıta memurları da durduk yere haksız yere gidip kimseye işlem uygulamazlar. İşlem uyguladıkları her kişi yasaya uymuyor demektir. Hal böyle olunca kalkıp a bu zabıtalar da çok fena ne yapıyorlar yazık demek ancak cehaletin göstergesi olabilir. Eğer bir yerde zabıta bir işlem uyguluyorsa orada vatandaşın hakkı yeniyordur zabıta da buna dur diyordur.

Kişiler sattıkları ürünlere kafasına göre fiyat koysun mu isteriz biz? Böyle olsa demez miyiz nerede bu yetkililer, bu duruma dur demiyorlar demez miyiz? Bence deriz. İşte bu yüzden hak, hukuk var. Polis var zabıta var, yetkililer var. İyi ki de varlar. Biz vatandaşların haklarını korudukları için onlara teşekkür etmemiz gerekir eleştirmek değil. Süleymanpaşa Belediyesi Zabıta Müdürlüğü kent içinde saygı çerçevesi içinde yapması gereken ne ise onu yerine getiriyor. Müdürlüğün başında bulunan Turgut Ünsal beyefendi tüm personeli ile kente hakim olarak adaletli bir şekilde vatandaşın yani bizlerin hakkını savunuyorlar. Çünkü zaman zaman ne yazık ki bazı kişilerce sistem kendi istedikleri hale sokulmaya çalışılıyor. İşte bu noktada Turgut Müdür ve ekibi ivedi bir şekilde görevlerini yerine getiriyorlar. Kendilerine bir kez daha teşekkür ederiz bu manada.

Her kim ki haksız kazanç ile vatandaşı dolandırmayı planlıyorsa mutlaka kendini yasa ve adaletin karşısında bulacaktır, bu unutulmamalıdır.

Yayınlanma Tarihi : 2023-10-23 15:39:45
Okunma Sayısı : 1492