Özkan DİKMEN
SAYGI MESELESİ


SAYGI MESELESİ


Yeni bir döneme girdi ülkemiz herkesçe malum. Yeni bir hükümet sistemi ile Cumhurbaşkanımız yemin ederek görevine başladı. Benim aklıma takılan ise yemin töreninde yaşananlar. CHP’li beyefendiler ayağa kalkmadı. Üstelik ayağa kalkmayanlar bizim vekilimiz. Vekil yani. Ben asil olarak Cumhurbaşkanına saygı duyarken sen kimsin?

 

Yeni Türkiye Cumhuriyeti’nin mevcut yapısı bozulmuş da, arkadaşlar bu yasayla gelen Cumhurbaşkanını yani partili Cumhurbaşkanını istemiyorlarmış. Peki, Sayın Recep Tayyip Erdoğan neye göre partili Cumhurbaşkanı oldu. Yürürlükteki anayasaya göre. Peki, bu anayasa nasıl değişti? Tabi ki halk oylamasıyla değişti. Yani halkın çoğunluğunun kabul ettiği bir yasayla gelen Cumhurbaşkanına nasıl saygı duymazsın? Bana biri bunu anlatsın.

 

Tamam, ben Ak Partili değilim. Ak Parti’nin birçok politikasını benimsemem. Ancak ortada bir gerçek var ve devlet-millet geleneğinin de yerine getirilmesi gerekiyor. Vekil efendiler ayağa kalkmadı. Neymiş kabul etmiyorlarmış. Ben kabul ediyorum. Benim gibi Ak Partiye oy vermeyen milyonlarca insan kabul ediyor da, vekil olarak sana ne oluyor. Sen sana oy verenlere sordun mu ayağa kalkmamayı. Saygısızlık etmeyi sordun mu bize? Aynı şeyi Sayın Muharrem İnce’ye Ak Partililer yapmış olsaydı hoşunuza gider miydi? O zaman demez miydiniz, ‘Kendi yaptıkları yasayla gelen cumhurbaşkanına saygısızlık ettiler’ diye.

 

Ortada bir gerçek var ve bu gerçeğe göre CHP kabul ederek hareket etmezse daha çok ‘nal’ toplar. Bu benim fikrim. Dileyen beğenir, dileyen beğenmez. Ancak saygı görmek istiyorsan saygı göstereceksin. Şahsına değilse bile Atatürk’ün mirası olan koltuğa saygılı olacaksın. O zaman herkesten saygı bekleyeceksin. Bak o zaman arkandan kitleler nasıl geliyor. Ama senin kitleleri sürüklemek gibi bir derdin yok. Senin derdin oturduğun koltuğu daha da sağlama almak. Etrafında bir kişi kalmasa bile o koltuk senin olsun da nasıl olursa olsun.

 

Kabul edin veya etmeyin, ortada bir yasa var. Bu yasayla gelen bir Cumhurbaşkanı var. Her türlü saygılı olmak zorundasınız. En azından gelecek kuşaklara örnek olmanız açısından bu önemli. Yok, ülkenin anayasasını eski haline daha da demokratik ve özgürlükçü bir Cumhuriyet rejimini destekleyen şekilde değiştirmek istiyorsanız, bunun yolu da saygıdan geçiyor hatırlatayım. Partili cumhurbaşkanını öngören yasayı değiştirmek için çalışmalısınız. Saygısızlıkla, atıp tutmakla bu işin olmadığını görmeniz için daha ne kadar ezilmeniz gerekiyor.

 

Aslında yerel gündemle ilgili o kadar yazacak çok şey varken bu mesele biraz eğreti etti beni. Tabi diğer taraftan Ak Partili arkadaşların 15 Temmuz Milli Birlik ve Demokrasi günü nedeniyle yapmış oldukları çalışmaları da siyasallaştırmasını söylemekte fayda var. Milli Birlik ve Demokrasi deniyorsa bir organizasyona, o zaman parti logolarını bir tarafa bırakmak gerek düşüncesindeyim. Ha bir de toplum içinde halen FETÖ ile mücadele de gerçek suçluların ortalarda gezdiği söylemleri ışığında her siyasi görüşten insanların bu özel güne sahip çıkması biraz zor gibi. İnandırıcılıktan uzak olmadan hükümetimizin gereğini bu dönemde gerçek anlamda yapması da gerekiyor. Bu süreçte mağdur olanları da unutmamak gerekiyor. Devletin işleyişine kast etmiş, halkına kurşun sıkmış hainlerin her türlü cezalarının en üst seviyeden verilmesine ne kadar çok seviniyorsak, gerçekten mağdur olmuş, günahsız çocuklarımız ve vatandaşlarımız da var ki, onların da bir an önce özgürlüklerine kavuşmasından yanayım.


Yayınlanma Tarihi : 2018-07-25 18:21:22
Okunma Sayısı : 1161
reklam yan

Özkan DİKMEN Diğer Yazıları