Özkan DİKMEN
YENİ KRİZLER ÇIKMASIN


YENİ KRİZLER ÇIKMASIN


Seçimler bitti, herkes geçim derdine devam ediyor. 16 yıldır ülkeyi yöneten idareden şimdi millet ciddi hamleler ve ekonomik krize çözüm beklerken, gelir adaletsizliğinde de ciddi adımlar atması gerektiğine inanıyor.

 

Çevresel etkiler ve yaşanan krizler hükümetin de, dolayısıyla Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın da en önemli gündem maddelerinden birisi olması gerekiyor. Öyle de olduğuna inanıyoruz. Diğer taraftan terörle ilgili hamlelerin daha da derinleştirilerek sürdürülmesi benim olduğu kadar 81 milyon insanın en büyük beklentilerinden birisi.

 

İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu’nun CHP ve PKK ile ilgili söyledikleri ise geçtiğimiz haftanın en çok konuşulan konularından birisi oldu. Umuyorum sayın bakan bir genelleme yapmamıştır. Aksi takdirde bu ülkedeki insanların daha da ayrışmasını ve keskin uçlarda olmasının önünü açacak bir söylem olarak ciddi sorunlara yol açacak ve bizleri 80’li yılların öncesine götürecek. Bunu kimse ama hiç kimse istemez.

 

Bu güzel ülke böyle bir ayrışma ve çatışmayı tekrar kaldıramaz. Tamiratı çok ama çok zor olur. Terörle ilgili hiçbir siyasinin vatan hainlerini övebilecek veya onları yasal bir unsurmuş gibi söylemlerde bulunmasını asla ve asla kabul etmiyorum. Sosyal demokrat görüşe sahip birisi olarak partisi ne olursa olsun bu tür söylemler CHP içinde de varsa derhal partiden ayıklanmalı. Hiç kimse, Atatürk’ün kurduğu ve onun ilkeleri doğrultusunda politika üretmesi beklenen bir parti içinde teröre sırtını dayamış bir siyasi uzantının destekçisi olamaz, olmamalıdır. Bunu kabul etmek veya bunu konuşmak bile benim gibi düşünenlere zulümdür. CHP eğer Kürt sorunları ile ilgili (Güneydoğu) politika üretecekse bunu kendi içinde tartışmalı ve çözüm odaklı hamleler yapmalı. Terörden beslenen bir partinin kardeşi gibi davranarak bunu yapmamalı ve derhal uzak durmalıdır. Yoksa geçmişte başkalarının yaptıkları (Oslo, Habur Çadır Mahkemeleri) görmezden gelinip oklar bu tarafa döner. Bunların hiçbirisi kabul edilebilir olaylar değildir. Teröre taviz vermeden uzlaştırıcı bir politika ile yapılacak her türlü hamle toplumun her kesimi tarafından kabul görebilecek çalışmalar olur. Bunu yapan siyasiler her zaman bir adım öne çıkar.

 

Seçim analizi yapacaktık, mevzu nereye geldi. 24 Haziran seçiminin bir kazananı vardır. Ak Parti ciddi ve ülke insanı üzerinde önemli etkisi olan bir siyasi parti olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. CHP’de ise kısır döngüleri Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce ile aşılabileceği görülmüştür. Sayın İnce’nin 81 vilayet gezisinin ardından CHP’de çok şeyler yeniden şekillenecek ve parti herkesin partisi olma yolunda adımlar atacaktır. İnancım bu yöndedir. Aksi taktirde Muharrem İnce’de birkaç yıla kalmaz değiştirilmek için çare aranan bir lider konumuna gelir. MHP’de ise önemli bir strateji yapılmış ve bu hamleler tutmuştur. MHP neredeyse hem milletvekili sayısını hem de oy oranını korumuştur. O partiden bu partiye, şu partiden o partiye o verilmiştir vesveselerini bırakıp gerçek politikalar nasıl üretilir ona bakmak gerek.

 

İnandığımız bir adalet, ferahladığımız bir ekonomi, üreten bir ülke olmak için çaba göstermeliyiz. Seçimin hemen ardından yangından mal kaçırır gibi Süleymanpaşa Belediye Başkan Aday adaylığını açıklayan İlker Yağcıoğlu’nun da bu aceleciliğini anlamış değilim. Az bir duraydın da bir iki hafta geçiydi iyiydi.

 

DİP NOT: Bana ilginç gelen bir gelişmeyi de sizlerle paylaşmak istedim. Ak Parti Ergene İlçe başkanı Hamdi Sarıer kendisine her yıl yaptığımız YILIN ENLERİ’nin yayımlandığı sayımızda YILIN KUMARBAZI dediğimiz için bizi şikâyet etmiş. Dikkat edin, şikâyet Mart ayında yapılıyor. Çorlu Cumhuriyet Savcılığı ise soruşturmayı 25 Haziran’da başlatıyor. Bana tarih olarak çok manidar geldi. Siz olsanız ne düşünürdünüz?


Yayınlanma Tarihi : 2018-07-08 19:00:46
Okunma Sayısı : 1108
sugar chef

Özkan DİKMEN Diğer Yazıları