Habibe Tilki UZEL
Sağlık Çalışanlarımıza Saygısızlığa Hayır
Malum halen hem ülkemizce hem de dünyaca hepimizi sarmış olan Corono Virüsü ile mücadeleye devam ediyoruz. Ne yazık ki uzun bir süre daha da devam edeceğe benziyoruz. Hal böyle olunca da gözümüz kulağımız algımız tamamıyla bu konu üzerinde aktifleşiyor.
Hepimizin bildiği üzere Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca neredeyse her gün çıkarak şeffaf bir şekilde açıklama yapıyor. Koca’nın yaptığı açıklamalardan hepimizi en çok üzen konuların başında şüphesiz ki virüs belasını en fazla omuzlarında taşıyan sağlık personellerimizden 600’ünü kaybetmiş olmamız oldu. Bizler bir şekilde belki evlerimizde izole olarak güvence altında kalmaya çalışıyoruz. Fakat doktorlarımızdan, hemşirelerimize, hasta bakıcılarımızdan tüm sağlık personelimiz savaşın en önünde çarpışan asker misali salgının nedeni corono ile savaşıyor. Bizler hasta olmayalım diye, bizler hasta olduysak iyileşip sevdiklerimize kavuşalım diye onlar uykusuzca riske en yakın şekilde görevlerini yerine getiriyorlar. Bu yüzden fazlasıyla teşekkürü, minneti, şükranı, saygıyı ve duayı hak ediyorlar.
Şahsen ben deniz de bir hemşire ablanın kız kardeşi olarak tüm sağlık personellerimiz adına son derece endişe ve üzüntü duymaktayım. Gel gelelim ki sağlık personellerimize ne kadar saygı duysak az olacak bir dönemi yaşıyor olmamıza rağmen bazı kendini bilmezler sağlık çalışanlarına adeta ayaklı virüs muamelesi yaparak onları son derece kırmakta, üzmekte; emeklerine ve özverilerine karşı saygısızlık yapmaktalar.
Sağlık çalışanları adeta yardım istiyor. Kimisi apartmanındaki komşuların onlara hastalıklı gibi baktığından dem vuruyor kimisi bozulmuş musluğuna tamirci bulamıyor. Neden mi? Tamirci beyler sağlık çalışanı virüslüdür diyerek evine gelmeyi kabul etmemiş. Bununla da bitmiyor. Bazı illerde bazı mahalle marketleri sağlık çalışanlarının marketine sokmayı ret ediyor. Neden? Markete girip ürünlere dokunduğunda virüs yayma ihtimali olabilirmiş.
Bu nasıl onur kırıcı bir harekettir. O sağlık çalışanı eğer ki virüsü taşıyorsa zaten kimseyi evine ve kendine yaklaştırmayacak kadar sağduyu sahibidir emin olun.
Bazıları sanırım konuyu çok çok yanlış anlamış durumdalar. Virüsün kaynağı veya suçlusu bizler için gece gündüz çalışan, sağlık umudu dağıtan hastane çalışanlarımız değil. Onlara ne kadar minnettar olsak az diyeceğimize böylesi bir tavır içine girmek gerçekten çok üzücü.
Biz şimdi corono illetiyle mi mücadele etmeye mi çalışalım yoksa körelmiş zihniyetlere ışık açmaya mı çalışalım?
Sağlık çalışanlarımızın hepsi diken üstünde görevlerini yerine getiriyor. Çocuklarını, ailelerini çok az görerek, uzun saatler nöbetler tutarak virüs ile en çok mücadeleyi gösteren onlar. Ancak hepsi ortak bir dil ile şunu söylüyor: “Evet, hepimiz çalışırken diken üstündeyiz. Ailelerimiz de bizler için endişeli. Durum çok ciddi. Ancak mesleğimiz her şeyin üstünde geliyor. Bu ilkeye bağlılığımız bizi görevimizin başına getiriyor. Bizi derinden üzen tek şey toplumda bazılarının bizlerden uzak durma çabası ve virüslüymüşüz gibi gözümüzün içine bakması. Biz bu saygısızlığı hak etmiyoruz.”
Sağlık personelimiz hepimiz için cephede büyük bir özveri ile çalışıyor. Lütfen biz de onları düşünelim ve yaptıkları işe ve emeklerine saygı duyalım. Tüm sağlık personelimiz iyi ki varlar, hepsine işlerinde kolaylıklar ve sağlıklı günler diliyorum.
Okunma Sayısı : 2208
Habibe Tilki UZEL Diğer Yazıları
- Eğitimin uzak hali de sorunlu
- Marteniçkalarınız hazır mı?
- Türkiyede kadın olmak
- Gülseren Hanımın doğum günü vesilesiyle
- 2020 felaketlerle giriş yaptı
- 15 tatilde oyun mu ders mi?
- Gerçek gazetecilerin 10 Ocakı kutlu olsun!
- Tekirdağ ne kenti?
- Albayrak ve Eşkinattan keskin cevaplar
- Yeni yıl ruhundan güzeli var mı?