Özkan DİKMEN
HİÇ BOZULMAYIN
HİÇ BOZULMAYIN
Yazıyoruz fikirler üretiyoruz da okuyup gizlice ve sessizce kafayı kuma gömmek çok da hoş olmuyor. Herkesin bildiğini bizler kamuoyu ile paylaşıyoruz. Diyoruz ki, Tekirdağ için elini taşın altına koyması gerekenler bankadaki parasının faiz hesaplarından vazgeçsin. O paralar mezarda size lazım olmayacak. İnancınız varsa en azından ‘hayır’ için o paralarınızı yatırıma yöneltin. Tekirdağ’ın kalkınmasına yöneltin.
Dönemin valilerinden birisi bir gün bir toplantıda, “Siz Tekirdağlılar bir araya gelip gelişen ve büyüyen bu durumda bir şeyler yapmaz ve birlikte hareket etmezseniz hiçbir şey yapamazsınız. Sonra başkası gelir yapar ve ona bakarsınız” demişti.
Tekirdağ sürekli göç alan ve ‘bazılarının’ istememesine rağmen yatırım da alan bir kent. Durum böyle olunca bu yatırımlarla birlikte ek ihtiyaçlar oluyor. Lojistik üstler, organize sanayiler (montaj sanayine evet) vs. Ama görünen o ki; çok bildiğini zanneden birkaç STK temsilcisi, kendi konusunda hiçbir şey üretemezken, alakasız tüm konuların içinde onu görüyoruz. Veya onları görüyoruz. Şimdi çıkıp birisi ‘bana mı dedi’ demesin. Herkese diyorum. Biz itiraz etmeye bayılıyoruz. Şu ‘olmaz’ ayarımızı bir türlü olduramıyoruz. Her şeye hazır diyeceğiz ya, sanki hayır demek bir işmiş gibi. Hayır derken de alternatif sunabilsek o zaman belki o HAYIRLAR, hayırlı olacak. Ama illia ‘İSTEMEZÜK’ anlayışımızla yola devam edeceğiz.
Tekirdağ için hayır dediğimiz her olayda kentin gelişimini biraz daha geriye atıyoruz farkında değiliz. Bu kimlerin işine yarıyor? İşte esas soru tam da bu. Bu yatırımları engellemek kimlerin işine yarıyor? Bu soruyu kendimize sorduk mu? Sormadıysak çok yazık. Birkaç kendini çok zengin zanneden ağa babalarımız var ya; hani kentin önünü yıllardır tıkayanlar. Hah işte tam da onların işine yarıyor. Çünkü tüm popülerlikleri elden gidecek. Gelişen ve büyüyen Tekirdağ’da insanların ufukları açılacak. Daha geniş bir çerçeveden bakmaya başlayacaklar ve o insanlar bu baronların aslında çok da ‘TRAŞ’ olduklarını anlayabilecekler. Yetersizlikleri ortaya çıkacak. Korkuları bundan. Bu nedenle kente yatırım gelmesini istemiyorlar. Bu nedenle insanların işsiz olmalarını ve kendilerine her zaman muhtaç kalmalarını istiyorlar. TRAŞ BARONLAR ne kadar zavallı oldukları ortaya çıkmasın diye halen siyasette, ticarette, STK’larda söz sahibi olma peşindeler.
Belediye Başkanını onlar seçecek, vekilleri onlar belirleyecek, bir yere bir iş yeri açılacaksa onlar tavsiye edecek. Arazileri onlar satacak, onlar alacak. Sahi dumansız sanayi bölgemizde onca arazi var neden o kadar yatırımcı istemesine rağmen halen boş duruyor. Bence bunu da bir sorun kendinize. Orası DUMANSIZ SANAYİ bölgesi olarak belirlenirken, kimler koşa koşa tapuları almış ve birkaç el değiştirmiş, kendinize soru sorarken bunlara da bir bakın. Kimler yatırımcı gelmesin diye değerinden fazla para istemiş buradaki araziler için.
Yahu ben bunları yazıyorum sonra kötü çocuk oluyorum. Bana kızıyorlar, ters bakıyorlar. E bunlara alıştık biz, sıkıntı yok. Saten sıkıntı onlarda. Biz üç kuruş kazanıp ekmeğimizin derdindeyiz, adam bankadaki parasına üç kuruş daha nasıl katar hesabında. Ben Tekirdağ için öneriler sunarken, mücadele ederken, o bandaki parası için mücadele ediyor. Banka müdürleri ile sıfır nokta bilmem kaç kuruşluk faizin pazarlığını yapıyor. Bence utanmalılar ama utanacak yüzleri kalmamış. Buna eminim. Şimdi bana istediğiniz kadar kızabilirsiniz. Ben bunları yazmaya devam edeceğim. Çünkü Tekirdağ ve Tekirdağlılar ve de Tekirdağ’da kazanıp Tekirdağ’da harcayanların hiç biri bu geri kalmışlığa mahkum edilemez.
Okunma Sayısı : 1475
Özkan DİKMEN Diğer Yazıları
