
Özkan DİKMEN
GELİNEN NOKTA İYİDİR
GELİNEN NOKTA İYİDİR
Varsa yoksa Belediye ve TESKİ… Bunun sebeplerinden birisi hiç şüphesiz ki seçilerek gelen bir kurumun sevk ve idaresi ile beklentilerin yüksek olmasıdır. Sonuçta hizmet için seçilmişlerse yapacakları tek şey hizmettir. Belediyeler de aslında öle yapıyor. Ancak bazen siyasi kavga, bazen kişisel husumetler, bazen de avantaların kesilmesi tüm bu yapılan hizmetlerin önüne geçiyor kısır bir kavga başlıyor.
Zaman içinde Büyükşehir Belediye Başkanı Albayrak’ı en sert ve ağır eleştirenlerden birisi ben oldum. Bu hakkımı saklı tutarak ‘hakkını’ da vermek gerektiği inancındayım. Yeni bir belediye kurulacak ve üstelik bu büyükşehir belediyesi olacak. Bir taraftan kadroları kurarken, bir taraftan hizmet için çalışmalar yapacaksınız. Kolay iş değil. Hem de hiç değil.
Şimdi görüyorum bazen sosyal medya da iki tane su patlağı gören cürmünden çok gürültü çıkarıyor. Ama nafile. Bana sorarsanız bunca hatalara rağmen (ki bunun içinde Büyükşehir Belediye Başkanının payı büyüktür) birçok şeyin oturduğunu söylememiz mümkün. Yani geldiğimiz nokta beğenilmese de iyidir. Sevk ve idare konusunda sıkıntılar olsa da yapılanların hiç birini görmezden gelemeyiz.
Her şeyden önemlisi artık Tekirdağ sahilinden denize girebilme özgürlüğümüz olacak. Ya da en azından sahile yürüyüşe indiğimizde pis kokular bizi karşılamayacak. Teknik bazı hatalar mutlaka olacaktır ancak bunu da yetkililerin özellikle TESKİ ekibinin kısa sürede gidereceğinden hiç şüphem yok.
Biz böyle yazdıkça birileri çok sinir oluyor ama olsun. Yapılan hataları söylediğimiz gibi yatırımları da görmezden gelmemiz mümkün değildir. Bir emek vardır. Her şeyden önce bu emeğe yazıktır. Emek verenlere haksızlıktır.
Yazımız başında dediğim gibi kişisel husumetler zaman zaman bu yapılanların göz ardı edilmesine sebep oluyor. Büyükşehir başta olmak üzere tüm kurum ve ilçe belediyelerin yaptıklarının tamamının yanlış olduğu yönünde bir algı yaratılmaya çalışılıyor. Yoğun yağmurlarda iki damla su gören TESKİ’ye, bir çukur gören belediyeye saldırmayı ‘hassasiyet’ olarak değerlendirse de bu bana göre KÖR GÖZÜN PARMAĞI’ndan öte gitmez. Aptalca yaklaşımlardır. Kabul edilemez bir tutumdur. Ancak kendini ve kendin gibi birkaç kişi için sohbet konusudur. O da sizin beyinsizliğiniz der gelir geçeriz.
Sadece bedensel olarak değil, beynimizi kullanmak da bir spordur. Bu nedenle bol bol spor yapın. Hani beyin jimnastiği diyorlar ya, hah işte ondan yapın. Çok iyi gelecek. Sosyal medyada birkaç yüz takipçisi olup kendi kendine tatmin yolunu arayanlar anca o kadar olursunuz. Yapmayın, kendinizi ve çevrenizi germekten başka bir işe yaramıyorsunuz. Oysa yaşama gülümseyerek bakmak çok çok daha iyidir. EMPATİ en güzel yapılabilecek şeylerden de birisidir. Bunu da denemek gerek. Biz gazeteciler, hani gerçekten gazetecilik yapanlardan bahsediyorum. Genellikle bu tür durumlarda empati yönlerini geliştirmiş olanlardır. Yaptıkları haber ve yorumlarda öncelikle empati yaparak kamuoyunu bilgilendirmeyi daha etik bulurlar. Böyle yaparsanız gerçekten gazeteci olursunuz. Yoksa iki tane fotoğraf çekmeyle bu işler hiç olmuyor. O zaman beyinsiz bir şekilde sağa sola saldırmanın GAZETECİLİK veya SOSYAL MEDYA FENOMENİ olmak sanıyorsunuz. Yapmayın… Yazık oluyor size de mesleğe de…. Beyin beyin! Çalıştırın iyi şeyler çıkarın.. Eleştirirken bile ne kadar işe yaradığını göreceksiniz…
Okunma Sayısı : 1187
