Özkan DİKMEN
HAFTANIN POLEMİĞİ
HAFTANIN POLEMİĞİ
Seçim süreci yaklaştıkça kılıçlar çekiliyor sağa-sola hedef gözetmeksizin sallanıyor. Kim kimin kafasını koparırsa(!) Denk gelen yandı. Hem parti içlerinde, hem de karşılıklı ‘Kör’ döğüşü devam ediyor. Etmeli de, nereye kadar?
Belli ki 2018 yılında gündem bir hayli hararetli ve hareketli geçecek. Yani Perşembenin gelişi, çarşambadan belli olmuş durumda. Malkara’daki bayrak tartışması, Ereğli’deki şaşkın yol tartışması, merkezde kimin sözü geçer tartışması, Çorlu’da başka bir hesap derken hangi parti kimin için ne diyor, hangi parti içinde kim kimin adamı(!) inanın başımız döndü.
Gazetecilik için güzel şeyler bunlar. Sonuçta her türlü haber değeri taşıyan ve makalelere konu olacak bir dünya olay. Tamam da tek bir soru sormak gerekiyor. Siyaseti kim için ve ne için yapıyorsunuz? İşte bu sorunun samimi bir yanıtını bulursak siyasi arenadaki cevaplar da daha berrak olacaktır.
Diğer taraftan belediye başkanlarına yönelik bir operasyon aylardır devam ediyor. Öncelikli olarak Ak Partili büyükşehir belediye başkanları görevden istifa ettirildiler. Doğru bir yaklaşım mı? Tartışılır. Çünkü istifa etmelerinin altındaki nedenler araştırılmadı. Ancak CHP’li bir belediye başkanı görevden alındı Ak Partililer ciddi derecede gündem yapmak için var güçleri ile saldırdılar. Biraz haksızlık olmuyor mu? Belediye Başkanının görevden alınma sebeplerinin teker teker sayan ve CHP ile yolsuzluğu aynı kulvarda gösteren Ak Partili arkadaşları bir şey sormak istiyorum. Ak Partili büyükşehir belediye başkanları görevden uzaklaştırılırken neden bu yapıldı sordunuz mu? Aslında bir zamanlar yazmıştım yeniden yazayım o malum Osmanlı Bankası Reklamındaki repliği. “Yok aslında birbirimizden farkımız. Ama biz Osmanlı Bankasıyız.”
Gelinen nokta tam da budur. Kimse evinin önündeki tozu görmez karşı komşunun evinin önünün kirliliğinden bahseder. Diğer bir değişle kendi camındaki pisliği görmeyen komşunun balkonundaki çamaşırı kirli görürmüş.
Ahlaksızca ve haksızca birilerine saldırarak gündem oluşturmaya çalışmak çok insanca gelmiyor bana. Algı oluşturmak hele ki hiç hakkaniyetli değil. Ataşehir Belediye Başkanının yolsuzluk yaptığı, ihaleye fesat karıştırdığı gerekçesiyle görevinden alınmasını ballandıra ballandıra anlatan Ak Partili kardeşlerim önce Ak Partili belediye başkanlarını neden görevlerinden istifa ettirildiğini açıklaması gerekmez mi? Önce kendi camını temizleyeceksin arkadaş. Yok öyle komşunun balkonundaki çamaşırı kirli görmek.
Bugün Ak Partili bir belediye ne kadar temizse, CHP’li bir belediye de o kadar temizdir diyebilen var mı? Ya da Ak Partili bir belediye ne kadar yandaşa ihale verdiyse, CHP’li bir belediye de o kadar yandaşa ihale vermiştir.
Ha bu arada artık emin olun millet yemiyor bu yalan dolan siyaseti. Dışarıdan ve içeriden yurdun dört bir tarafı sarılmış, insanlar geçim dertlerini unutmuş, hayatta kalma mücadelesi veriyor. Bunu görmeyen gözler yerelde de Tekirdağ’daki belediyelere yapılacak operasyonların sinyalini veriyorlar. Üstelik hiç utanmadan, öngörüde bulunup tehditkar açıklamalarla.
Uzun zamandır bir baskı durumu vardı, şimdi korku yaratmaya çalışıyorlar. Korkan milletler ilk fırsatta kendi korkuları ile savaşırlar. Bunu unutmamak gerek. Türk insanı bu zulmü hak etmiyor. Türk insanı kendini yönetenlere her zaman sahip çıkmıştır. Çıkmalıdır. Kendini yönetenler eğer vatandaşın refahını düşünüyorsa daha çok iktidarda kalacaktır. Rahmetli Ecevit’in yüzde 23 ile birinci seçildiği genel seçimlerin ardından ikincisinde yüzde 2,5 aldığını unutmamak gerekir. Arada hafıza tazelemek iyi gelir. O koltuklar ölene kadar oturmanız için değil, millete hizmet etmeniz için var. Bunu bilin istedim.
Okunma Sayısı : 1646
Özkan DİKMEN Diğer Yazıları
