Özkan DİKMEN
AKLIMIZLA OYNAMAYIN!


AKLIMIZLA OYNAMAYIN!

 

Yok yok, Reza Sarraf’dan bahsetmeyeceğim. Belli ki; o eleman bir oyunun piyonu. Okyanus ötesinde onun üzerinde Türkiye’ye yeni oyun kurmaya çalışıyorlar. Bu konuda bazı gerçekler tabi ki var, ama biraz senaryoyu kötü yazmışlar gibi..

 

Ben yerelden bahsetmek istiyorum. Haftayı Kadir Albayrak ve Mustafa Yel’in karşılıklı açıklamaları ile kapattık sanıyorum. Albayrak açılışlarda yaptığı konuşmada Mustafa Yel’e çattı. Yel cevap vermekte gecikmedi ve hem yatırımlarla ilgili hem de Tekirdağspor ile ilgili Kadir Albayrak’a adeta ateş püskürdü.

 

Şimdi burada ben izninizle fikrimi söylemek isterim. Kadir Albarak kendisine yöneltilen birçok eleştiriyi kişisel algılıyor ve küsme, kırılma, darılma, trip atma, yok sayma, işten atma, sürgüne gönderme gibi davranışlar sergileyerek anında hedef haline geliyor. Aslında eleştirilerin kişiliği ile değil de tamamen oturduğu koltukla ilgili olduğunu anlasa zaten sorun kalmayacak. Albayrak, açılışlardan temel atmalara koşarken ortaya konan yatırımlar haliyle kendisine keyif veriyor. Zaten bu noktada kendisine yöneltilen bir eleştiri yok. Bazı şeylerin kendi kişisel tavırları yüzünden geciktirilmesindendir tüm eleştiriler. Ama anlatamıyoruz ki. Bir de yapılan eleştirilere karşı intikam peşinde koşuyor ya, işte o tam komedi..

 

Gelelim Mustafa Yel’e… Kadir Albayrak’ın kendisine yönelik açıklamalarına karşı, diyor ki; “İcra makamı hükümettir, biz bu yatırımları takip ederiz” tam da özeti bu. İyi de o hükümetin bir vekili değil misin sen? Diye sormak geliyor içimden. Sonra Sayın Yel açıklamasında devamla, hükümetin Tekirdağ’a yaptığı yatırımları aktarıyor. Aslında aktardığı yatırımlar devlet yatırımları ki, yıllarını devlet dairelerinde geçirmiş birisinin bu hataya düşmesi ya da bunu böyle yansıtması milletin aklıyla dalga geçmek olur ki, ben bunu kabul edemem. Devlet yatırımları hiçbir zaman hükümet yatırımı olamaz. Olmamıştır. Devleti yöneten siyasi iktidarlar bazı rutin yatırımları ülkenin dört bir tarafına yaparlar. Yani Hakkari’ye ne yapılmışsa aslında ortalama Tekirdağ’a da o yapılmıştır, Yani yıllardır Tekirdağ’a çok yatırım yaptık nidaları yükseliyor ya, aldanmayın. Ben de o zaman soruyorum. Neden halen yatırım almada ellinci sıralardayız. Madem o kadar çok yatırım yapılıyor, sıralamada yükselmemiz gerekmiyor mu?

 

Ülkenin dört bir tarafına aynı anda eşit miktarda yatırımlar yapıldığı için Tekirdağ’ın sıralaması hiçbir zaman değişmez. Böyle giderse de değişmeyecek. Herkes ağacı kendi tarafından yontuyor. Etmeyin, milletle dalga geçmeyin. Hem yerel, hem de genelde işinize bakın, diyesim var ama diyemiyorum. Çünkü siyasi hırslar o kadar yükselmiş ki; kimsenin aslında içe güce baktığı yok. Herkes birbiri ile uğraşır olmuş.

 

2009 yılında Pusula Gazetesi olarak ‘Uzay üssü gibi’ manşetiyle bir yıl sonra yani 2010 yılında şehir hastanesinin yapılacağını duyurmuştuk. Bunu karnımızdan uydurmadık. Dönemin milletvekilinin beyanatına dayanarak haberi yaptık. Yıl oldu 2017 hastane halen ortada yok. İhaleydi, yer teslimiydi, itirazdı, temeli atılacaktı derken bu yıl da bitti. Mustafa Yel, şehir hastanesini yaptırdım deseydi kendisini kutlardık ve evet bu sizin başarınız derdik. Mustafa Yel, Balkan Teknik Üniversitesi’ni (Bu İl Genel Sekreteri iken ortaya attığı projedir) kurdurmuş olsaydı evet bravo derdik. Derslik konusunda, Çerkezköy ve Kapaklı’da 20-30 kişilik sınıflar olmaya başlasaydı evet başardı bizim vekil derdik. Süleymanpaşa-Hayrabolu yolu 2 yıl önce başlayıp bugüne kadar onlarca can gitmemiş olsaydı valla brova be diye nidalar atardık.

 

Yani devlet yatırımları, hiçbir zaman hükümet yatırımı olamaz. Yapılması zorunlu bütçe harcamaları olarak değerlendirilirler o kadar.

 

Tekirdağ’ın birlikte hareket etmeye ihtiyacı var. Ayrı ayrı karşılıklı mesajlarla birbirini yıpratmaya ihtiyacı yok. İnsanlarımız bunu istiyor. İnsanlarımız Tekirdağ’ın makus talihinin artık sona ermesini istiyor. Hem yerelde, hem genelde Avrupa’nın önemli geçiş merkezlerinden birisi olan kent bunu hak ediyor ama sanırım top yekûn sizleri hak etmiyor. Farkında değil misiniz? Yaptığınız karşılıklı açıklamalar sadece birkaç partizan arkadaşlarınızı ve yandaşınızı sevindiriyor. Kafanızı kaldırın ve çevrenize bakın bakalım mutlu insan görebilecek misiniz?

Yayınlanma Tarihi : 2017-12-08 10:33:49
Okunma Sayısı : 1160
kiremitçiler

Özkan DİKMEN Diğer Yazıları