
Özkan DİKMEN
PAZAR SORUNU
PAZAR SORUNU
Tekirdağ’ın merkez Süleymanpaşa ilçesinde kurulan Perşembe Pazarında yapılacak alt ve üst yapı çalışmaları nedeniyle pazarcılarla büyükşehir arasında ciddi sorunlar yaşanıyor. Aslında esas konuşulması gereken Pazar yerini geçici olarak değil kalıcı olarak nasıl bir uygulama içinde olacağıdır.
Pazarcı esnafı sonuna kadar isyanında haklıdır. Çünkü ekmek parası peşinde olan pazarcıları yerinden ederek daha az kazanacakları veya hiç kazanamayacakları yerlere göndermek çok akıllıca bir hareket değil. Bu konular genellikle protestolar ve isyanlar olmadan ele alınarak karşılıklı istişarelerle çözülebilecek konular olmalı.
Pazarcılar da kentin alt ve üst yapısının en iyi şekilde yapılmasını isterler. Ama kendileri mağdur olmadan bunu yapmak gerekir. Yani ortalık karışmadan her şeyi halletmek gerekiyor. Burada Belediye Başkanı Kadir Albayrak’a ve özellikle de yanında danışman diye gezenlere büyük iş düşüyor. Konunun buralara geleceği herkes tarafından bilinirken, bile bile lades demek bu olsa gerek. Bu tür durumlarda konunun muhatapları ile masaya oturulmalı ve gereken her şey bu masada konuşulup karara bağlanmalı.
Tabi esas olan aslında mevcut Pazar yerinin halen yapılamamış olmasıdır. İlçelerin neredeyse tamamında kapalı Pazar yeri yapılırken, büyükşehir bürokratlarının aklı neredeydi acaba. 4 yıldır projesi ve yeri hazır olan kapalı Pazar yeri için gerekli hamleler yapılıp acilen bu konu çözülemez miydi?
Pazar yeri oradan kalkmadan Hükümet Caddesini tek yön yapmak büyük zulümdü. Zaten yoğun olan trafik iyice karmaşık hale geldi. Bunu çözmek için neredeyse üçüncü dünya ülkelerinde bile olmayan sinyalizasyonlar konulmaya başlandı. Biz (yani vatandaş) daha çağdaş çözüm beklerken kentin içine dışına her tarafına sinyalizasyon yaparak trafik akışını daha da yavaşlatıp içinden çıkılmaz hale getirmek sanırım çok mantıklı değil. Yani bu anlamda gelinen nokta çok iyi değil haberiniz olsun.
Diğer taraftan hep söyledik yeri gelmişken yeniden değinelim. Sahil bandında kavşak ve ışık yapmaktan vazgeçip ne zaman dal-çık yapılır. O zaman kent biraz daha rahatlar. Ayrıca dikkatimi çeken bir unsur daha var. Cumhuriyet Meydanındaki ana yola çıkış ışıklarının süresi kısa. Meydana dönen ışıklarda ise süre uzun. Kent içindeki trafiği azaltmak adına bunun tam tersi yapılırsa, yani şehir içinden çıkacak araçlar için daha uzun yeşil yanarsa küçük de olsa bir önlem olarak algılanabilir.
Konuyu fazla dağıtmayalım. Sahilin acilen dal-çık projelerine ihtiyacı var. Kent içine girip transit gidecek araçların trafikte kalmaması sağlanır. Şehir içinde de bazı noktalarda bu uygulama çok kolay yapılabilir. Ama önce istemek gerek. Kentin gelecek vizyonunu iyi hesaplayıp bunu ciddi planlarla ve ‘geri vites’ yapmadan yapmak gerekir. Bunun için de başkanın iyi bir ekiple çalışması gerekir. Herkes iyi olabilir ancak eğer haddinizi bilmiyorsanız durum içinden çıkılmaz hal alır. Yani herkes kendi kapasitesini bilerek, dalkavukluk yapmadan üretmeye çalışırsa onun bıraktığı eksikliği bir başkası kolaylıkla tamamlayabilir. Yalakalık ve dalkavukluğun kenti getirdiği noktayı Metin Şentürk gördü ama sizler göremediniz.
Yani toparlayacak olursak, mevzu Pazar sorunu gibi görünebilir, ama kentin birbirine zincirli öyle ciddi sorunları var ki; bir yerden patlayınca diğerleri de arkasından kendini gösteriyor. Kentin vizyonu olabilecek bir caddeyi sırf Pazar sorunu yüzünden geciktiriyoruz. Neden? Çünkü Pazarcı esnafı ile adam gibi oturup istişare edilmedi de ondan.
Okunma Sayısı : 1064
