Habibe Tilki UZEL
Nerelisin Kardeş?


Nerelisin Kardeş?

 

Yerel seçim gündemi giderek daha da ısıtmaya yetiyor. Daha önceki yazılarımızda da zaman zaman kaleme aldık. Her yer aday adayı doldu. Güne gözünü açan aday adaylığını açıklar hale geldi. Neyse ki yavaş yavaş adaylar açıklanmaya başlandı.

 

Evet, an itibariyle Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanlığı için Cumhuriyet Halk Partisi Adayı hali hazırdaki Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak olurken Büyükşehir için AK Parti’nin adayı ise Mestan Özcan oldu.

 

 Anketler bu isim, o isim derken adaylar kesin olarak açıklandı da biraz sakinleştik. Yoksa herkesten ayrı bir ses çıkıyordu. Diğer adaylar da peyderpey açıklanacaktır. Hep dediğimiz gibi kazanan mutlak ve mutlak Tekirdağ olsun. Tekirdağ halkı olsun.

 

Ne var ki Tekirdağ’da yaşanan her güncel bir gelişme beraberinde de yeni bir tartışmayı doğuruyor. Büyükşehir için Başkan Kadir Albayrak’ın adaylığı kesinleştiği andan itibaren bu kez de başlatıldı bir “ÖZ TEKİRDAĞLI” muhabbeti ki sormayın gitsin.

 

Başkan Albayrak’a kenti emanet etmek için ikinci kez şans sunulduysa sebebi sadece doğma büyüme Tekirdağlı diye değildir. En azından ben öyle düşünüyorum. Yani büyükşehir belediye başkanlığına aday olabilme kıstası için şartın bu kadar basit bir neden olduğunu düşünmüyorum. Mutlaka daha güçlü ve önemli nedenler vardır ki kendisi tekrar adaylık şansına layık görülmüştür. Kendisini bir kez daha tebrik ederim.

 

Gel gelelim ki bazı dar kafalı beyinler konuyu iğrenç bir şekilde kent milliyetçiliğine çevirerek ‘öz Tekirdağlı’ ayrımcılığı yapıp akılları sıra tatmin oluyorlar. Yahu biz bu ülkede yapılan her türlü ayrımcılığa karşıyız derken üç beş kişi çıkıyor küçük bir il olan Tekirdağ’da sen buradansın sen değilsin muhabbeti yapıyor. Nüfus cüzdanında TC yazan herkes bizdendir de siz bunu ne zaman anlarsınız orası meçhul.

 

Her insanın kader serüveni başkadır. Hayat şartları herkesi başka yollara sürükleyebilir. Kimisi doğduğu köyden hiç çıkmadan hayata gözlerini yumar kimisi de doğduğu yerde değil doyduğu yerde yaşamak zorunda kalır. Kiminin kaderinde bırakın şehrini ülkesinden kilometrelerce uzaklarda hayatını idame ettirmek vardır. Başka ülkelerde yaşayan insanlar ölsün o zaman. Aynı ülke sınırlarında böylesine çirkin ayrımcılık yaparken o ülkelerin yurttaşı olmayanlar ne yapsın?

 

“Bu bizden özdür, bu bizden değil, öz değildir” gibi çirkin ayırımlarla ortalığı karıştıranlar ancak birilerinin maşasıdır ve bu insani olarak çok aşağılık bir tutumdur. Sanki yerel seçim yarışında değil de özlük yarışında gibi bu kent. Eğer yüksek hizmeti sadece Tekirdağlı olanların getireceğine inanıyorlarsa önceki senelerde Tekirdağlı olup başa gelmiş ancak kente kalıcı bir şey katmamış kişilere acaba hangi yakıştırmayı yapıyorlar çok merak ediyorum.

 

Tekirdağ ve ilçelerinde başka şehirlerden gelip bu bölgeye yatırımlarını yapmış pek çok iş adamı var. Kimisi otelini açmış, kimisi fabrikasını kurmuş. Evet, Tekirdağlı değiller fakat yatırımlarıyla, yarattıkları istihdamla kente faydaları çok büyük. Sizlerin çocukları belki de o ÖZ TEKİRDAĞLI değil dediğiniz insanların kapısında çalışıp ekmek paralarını çıkarıyorlar. E madem öz Tekirdağlı değiller göndermeyin çocuklarınızı bu iş yerlerine, götürmeyin oralardan ekmek paranızı evinize. Öz Tekirdağlılar sadece öz Tekirdağlı olanlarla birlikte çalışsın o halde. Bu mudur yani?

 

 Her fırsatta “biz Avrupalıyız” diyen kıymetli Tekirdağlılar hatırlatmakta fayda var ki haritada konumlanılan nokta sırf Avrupa sınırlarına komşu diye Avrupalı olunmuyor. Siz hiç sanattan, müzikten, kültürden, eğitimden, sağlık yeniliklerinden, büyük park bahçelerden, müzelerden, tiyatro, opera sahnelerinden, geniş kaldırımlardan, kaymak asfaltlardan, hayvanat bahçelerinden, sayısız ve kaliteli kurslardan, kolejlerden noksan, Allah vergisi denizine yıllardır kanalizasyon akıtmış olan bir Avrupa kenti olduğunu duydunuz mu, gördünüz mü, bildiniz mi? Yok! Çünkü bunlardan noksansanız Avrupa kenti standartlarına ulaşamazsınız. E, Tekirdağ’ın bu Avrupa kentlerinden olabilmesi için daha çok fırın ekmek yemesi lazım. Şuan ancak İstanbul’un o çok uzaklardaki arka bahçesi konumunda. Dileriz en kısa zamanda kendi kent kimliğini kazanır.

 

Bu yüzden ki bence özdür değildir ayıklaması yapacağınıza kentin eksiklerini gidermeye kafa yorun derim. Ha bu arada hani o sen öz Tekirdağlı değilsin dedikleriniz var ya onlara sordunuz mu hiç acaba Tekirdağlı olmak öyle anılmak istiyor musun diye. Şahsen ben sorulmadan söyleyeyim Tekirdağ’da yaşayan bir Eskişehirliyim. İç Anadolu Bölgesi’nin her yönden gelişmiş şehri Eskişehirli olmaktan da son derece mutlu ve gururluyum. Bu özlük tartışması kişilerin arasına ancak nifak tohumları eker o kadar, başka bir işe yaramaz.


Yayınlanma Tarihi : 2018-12-14 16:41:21
Okunma Sayısı : 1833
kiremitçiler

Habibe Tilki UZEL Diğer Yazıları