
Özkan DİKMEN
KAPAĞIN AFİLLİ OLSUN...
KAPAĞIN AFİLLİ OLSUN...
Bu yazımda kimseye bulaşmayacağım. Sadece iş ortağım Yaşar Polat’dan bahsedeceğim.
İnişli çıkışlı uzun ve zorlu bir yol aldı. Başaracağına kimse inanmadı. Hatta bir meslektaşımız, “Biz Yaşar’ı hafife aldık, ama adam başardı” diyerek inançsızlığını itiraf bile etmiştir.
TRAKYA TÜRK Televizyonundan bahsediyorum. Tekirdağ’da ilk kez bir televizyon kanalı hem uydudan yayın yapıyor, hem de Kablolu TV’den sizlere ulaşıyor.
Kolay mı oldu? Kesinlikle hayır. Bunu en yakın yaşayan insan olarak zorluğun dereceisini yazmaya harfler bile yetmez.
Yaşar 11 ay önce Televizyona ortak olurken, ettafında kimse yoktu. Kimse inanmadı zaten. Nasıl yapacağını, nereden başlayacağını aslına bakarsanız kendisi de bilmiyordu.
Ama, ‘Nereden başlarsam, oradan devam ederim’ diyerek zorlu ve bir o kadar da engelli bir yola çıktı.
Bugün gelinen nokta aslına bakarsanız kimileri için çok güzel bir mevzu, ama hiç de kolay olmadı. Çevresinde o kadar ona destek (!) olan dostları (!) vardı ki; inanın ben bile şaşırmadım.
Çünkü ‘Yürü be aslanım’ diyenler, yolda yürüdükçe Yaşar Polat’ı yalnız bıraktı. Bu yalnızlık Polat’ı biraz daha hırslandırdı. Kendi iç dünyasında yaşadığı sıkıntıları ve fırtınaları hiç kimseye hissettirmeden sadece amaç edindiği olayı başarmak için yoluna devam etti.
Zaman zaman ben bile uzak durdum. Uzaktan izledim. Ne yapacağı bazen belli olmuyor ve ani kararlar ve keskin dönüşlerle istenmeyen kararlar bile alabiliyordu. Bu onun yanlışıydı ama zaten bu zorlu yolculuk da yanlışları görerek devam etti. Doğrusunu buldu.
Kendisene destek olduğunu söyleyenlerin en büyük engel olduğunu sonradan anlasa da inancını yitirmedi. İnanılmaz direnci ile artık bir noktaya gelindi.
Bu yazıyı Yaşar Polat’ın ortağı olduğum için mi yazıyorum? Yoksa Yaşar Polat dostum olduğu için mi yazıyorum? Tek bir yanıt var. Kocaman bir hayır..
Çünkü Yaşar Polat bu güne kadar milyon dolarları olup bu işlere giren ve sonuçta yolun bir bölümünde mevzuyu bırakanlardan olmadı. Başardı... Bildiğiniz başardı. Yaşar Polat’ın inancı ve başarısı için yazıyorum. Şimdi yeni frekans ihaleleri oldu. İdare mahkeme iptal edecekmiş etmeyecekmiş bilmem. O konuda da bir yola girildi.
Alttan alttan bu televizyonun kablo ve uydu mecrasında yayın yapması gerektiğini söyleyenler öncelikle şikayetleri ve anlamsız dedikoduları ile ne kadar ‘delikanlı’ olduklarını da gösterdiler. Yaşar Polat eminim bunları bir tarafa zaten not etmiştir.
‘Arkanda kim var?’ sorusu ise iyice bıktırdı. Yaşar Polat’ın arkasında kimse yoktu, bundan sonra da zaten olmaz. Başarı sadece onun ve ona inananlarındır. Şimdi bize düşen görev, bundan sonrası için daha iyi nasıl yapabiliriz onu düşünmek.
Dedikodusunu sevdiğimin memleketinde bakalım daha neler üretilecek. Bu başarı bile bazılarına AFİLLİ bir KAPAK olmuştur. Onu bilir onu söylerim.
En azından ‘iki mahalleye yayın yapan televizyon’ sıfatından bir tık belkide bir kaç tık yukarı fırladık. Şimdi kınaları ben alacağım. Ona da boşuna para vermeyin....
Okunma Sayısı : 958
