Özkan DİKMEN
MELİS ÜYELİĞİNE BİLE TAV

MECLİS ÜYELİĞİNE BİLE 'TAV'

Son dönemlerin popüler siyasetçisi var bugünlerde yine ortalarda dolanıyor. Belediyenin kapasından ayrılmıyor.
Adam isminin ön plana çıkabilmesi için var gücüyle çalışıyor. Bir bakıyorsunuz büyükşehir için, bir bakıyorsunuz Süleymanpaşa için belediye başkan adaylığı konuşuluyor duruyor.
Bir ara milletvekilliği için de ismi geçen bu ‘ithal’ başkan aday adayımız bu günlerde Süleymanpaşa Belediye Başkan adaylığı için milleti öylesine inandırmış ki; sorarsanız çoktan başkan olmuş bile.
Aslına bakarsanız kendi ‘çapını’ ne kadar biliyor, bilinmez ama belediye başkan olamayacağını kundakdaki çocuk bile anlamış olabilir. Aslında bu ‘ithal’ aday adayımızın tem derdi belediye meclisine girsin ve kendince yurt dışı ziyaretleri gerçekleştirerek, sözde Tekirdağ’ın uluslararası ilişkilerini güçlendirdin.
Bundan maddi veya manevi ne gibi menfaati var bilemiyorum, ancak görünen o ki, ancak ‘anketlerden’ zorlama ile çıkan isminin kendi çevresinde biraz ‘tatminkar’ olduğu aşikar.
Ancak birileri ‘senden bir halt olmaz’ dediğinde ise suratının şekli değişen bu zat-ı muhterem kargadan kılavuzları ile yola devam etmeye çalışırken, filmin ‘esas oğlan’ ına da zarar verdiğini göremeyecek kadar gözlerine perde inmiş durumda.
Oysa ki mensup olduğu partinin önemli derecede kazanma şansı varken, ortalarda dolaşan ve kendisini aday olarak lanse etme gayreti içinde olan bu ağabeyimizi birgün ‘yıldırım’ çarpacak haberi yok.
Oysa ki; daha akıllıca bir yol izlese emin olun zaten diledii meclis üyeliğini ‘havada’ kapacak. Çevresine sempatik ve şirin görünmeyi inanılmaz derecede becerebilen Bu sevdiğimiz ağabeyimizi eleştirimiz ise kişisel değil, tamamen siyasi bir manevradan ibarettir. Yoksa kendisi ile hiç bir ticari ilişkimiz olmadığı gibi oturum iki kahve de içmiş değiliz.
Hatta zaman zaman karşılaştığımızda bile iki lafı alt alta koyacak vaktimizin olmadığını da söyleyebilirim. Çünkü en azından benim ‘BOŞ’ işlere ayıracak vaktim yok.
Şimdi sayın ağabeyimiz, bu yazıyı alıp önce beni yıllardır tanıyan bir kardeşime gidecek derdini anlatacak, sonra bir iki savcı gezecek mahkemeye vermek için, sonra bir iki avukat arkadaşına bu yazının içeriğinde ne demek istediğimi soracak. Sonra bir gün yolda beni gördüğünde, ‘Özkancığım nasılsın?’ diyecek.
Nasıl siyaset ama.... Seviyoruz biz bu işi...

VALİ NE YAPMAK İSTİYOR(!)
Memleketin birine bir gün bir vali geliyor ve herkesi ters köşe yaparak çalışmalara başlaycak. Geçtiğimiz günlerde bir arkadaşımın ifadesi ise olayın özetini kısaca aktardı bizlere..
“Bu valiyi hemen göndermemiz gerek, yoksa her şeyi düzeltecek” diyerek ağızından çıkan cümlelerin biraz espri konusu olsa da ne kadar içler acısı bir durumda olduğumuzu da ortaya koydu.
Bölünmüş ve parçalanmış ruhlarımızla bir birimizi yerken, tutuyor bizim Vali herkesi bir araya getirerek kendi birlikte yönetmenin ne demek olduğunu kafamıza vura vura bizlere gösteriyor. Üstelik şehrin tüm dinamiklerini yanına alarak ve özellikle de ‘rızasını’ alarak çalışmalar yapıyor. Bir validen beklenmeyecek hareketleri gördüğümüz Ali Yerlikaya’nın şevkinin kırılmaması bu günlerde en çok arzu ettiğimiz mevzuların başında geliyor.
Adam işini biliyor ve kent için doğru olanı yapıyor. Kimsenin gözünün yaşına bakmadan...