Özkan DİKMEN
GERÇEKÇİ OLMAK LAZIM


GERÇEKÇİ OLMAK LAZIM


Hayatımızın her karesinde başımızdan bin türlü mevzular gelir geçer.


Günümüz Tekirdağ’ında da önemli hadiseler yok değil. Özellikle siyasi mecrada dedikoduların ardı arkası kesilmiyor.
Temizlik işlerine operasyonla birlikte belediyeden de başkan yardımcıları ve memurlar tutuklanarak cezaevine konuldu. Yargı bile daha başlamadan bakıyorum herkes hükmünü çoktan vermiş. Hatta CHP’nin bir daha Tekirdağ’da kazanamayacağını söyleyenler bile var.
Aslında CHP’nin kaybetmesi için belediyeye veya herhangi bir brimine operasyon düzenlenmesine gerek yok. Onlar kendi kendilerini zaten bitiriyorlar.
Bakın CHP’li bir belediyeye operasyon yapılıyor ve her ne kadar atanmış da olsa bir başkan yardımcısı o gece herkesin Adliye binası önünde gece yarısına kadar beklediği bir anda saat 18:30 da elinde poşeti ile çok ‘rahat’ bir şekilde evine gidip televizyonunu izleyebiliyor.
Ona sorarsanız bu konu tutuklananların şahsi meselesi. Oysa okunamayan bir durum var ki; CHP’li belediyelere yapılan bu tür tüm operasyonlar hep siyasi bir unsur olarak daha sonra karşımıza çıkıyor. Bu yapılanlar siyasidir demiyorum. Sadece gösterilen veya gösterilmek istenen algı bu yönde. Onun için atanmışlarda her ne kadar inkar etmek isteselerde bulundukları mevki nedeniyle siyasallaşmış sayılıyorlar.


Büyükşehir adaylığı için Adem Dalgıç’ın güçlü olduğunu bilen CHP’deki Zat-ı muhteremler de her ne kadar üzüldüklerini söyleselerde, Adem Dalgıç’a karşı duydukları gizli kıskançlık ve nefretten dolayı bıyık altında gülerek, daha şimdiden Ünal Baysan ve özellikle Haluk Öztrak’a çalışmaya başladılar bile.


CHP büyükşehir ve özellikle Süleymanpaşa ilçesindeki başkanlık seçimini kaybederse benim için sürpriz olmaz. Ama bunu kimse yapılan operasyona bağlamasın. CHP kaybederse her zamanki gibi kendi kendini vuracak.
Oturup biraz düşünürsek ve biraz gerçekçi olursak, aslında mantık çerçevesinde mevzunun memlekete hizmet etmek olduğunun altını çize çize yol alırsak ortada çözülmesi zor bir denklem durmuyor olacak.


Olay çok basit. Memleketini seven insanlar yönetime talip olacak. Ankara’dakiler bunları iyi analiz edecekler ve ortaya şahane bir hizmet ekibi çıkacak.


Olay sadece burada bitmiyor tabi, seçildikten sonra sürekli içerideki personelle oynarsan hizmet yine aksar. Tüm sülale olarak her müdürlüğün başına emmi dayı yeğen kardeş geçmeyecek. Akraba ilişkileri ile yönetim Osmanlı döneminde kaldı. Günümüz demokrasisinde işini iyi bilenler yönetime geçmeli ve işini ciddiye almalı.
Yazılarımıza kazınlar, bizleri düşman ilan edenlere de bir çift sözüm var. Biz zaman zaman yaptığımız hataları görüyor ve ona göre yaptığımız meslekte yol almaya gayret ediyoruz. Kimseyle kişisel bir husumetimiz olmadığı gibi çok da yakın sayılmazı. (Özel dostlarımız hariç)


Her dönem kendi öz eleştirimizi yaparak çalışmalırımızı yürütüyoruz. Bunu da en acımasız bir şekilde yapıyoruz. İşte sözünü ettiğimiz insanlar ve yöneticilerde bu konuda kendilerine karşı çok acımasız olurlarsa etraftan gelecek eleştirilere de olgunlukla yanıt verip daha iyi bir performans içinde olabilirler.


Gelinen nokta da ne iktidar ne muhalefet açıklama yapamıyor. Sadece CHP kanadı geçtiğimiz günlerde bir açıklama yaparak konunun tarafı niteliğinde bir beyanatta bulundular. Adeta ‘yasak savdılar.’
Muhalefet durumun sonucuna bakarak bir yol haritası çizecek bu kesinleşti, ama şu an belediyeyi yönetenler ise halen ne yapacaklarını bilemez durumda gelişmeleri izliyorlar.


TİCARET ODASI SEÇİMLERİ


Tekirdağ Ticaret ve Sanayi Odası seçimlerine çok az bir süre kaldı. Gelinen nokta da Cengiz Günay ve ekibi ile Mustafa Öge ve destekleyenleri var.
Daha güçlü görünen Günay ve ekibi gibi duruyor. Nedeni ise mevcut yönetimde olmaları ve ekibinin kendisini hiç bırakmaması.
Bundan bir kaç yıl önce başlayan genç jenerasyonun yönetimlere talip olması her ne kadar ‘dinazorları’ memnun etmemiş olsa da bizleri ve gelecekten umutla söz etmek isteyenleri çok keyiflendirdi.
Bu jenerasyona bakınca neredeyse hepsi bir kalemden çıkmış gibi, girişimci ve işini çok ciddi yapan bir ekip. Bir birine sıkı sıkıya sarılan ve ne yapmak istediğini çok iyi bilen bir tarafları var.
Bunları okutan ve kendilerine memleket sevdası aşılayan öğretmenlerini ve ailelerini kutlamak gerek.
Aynen yılmadan devam.

Yayınlanma Tarihi : 2013-05-03 15:34:04
Okunma Sayısı : 932
reklam yan

Özkan DİKMEN Diğer Yazıları