Habibe Tilki UZEL
EKONOMİK BUHRANIN ORTASINDAYIZ

Şöyle bir fıkra ile başlamak isterim:

“Dönemin Amerika İngiltere ve Türkiye Başbakanları bir araya gelmiş ve toplantı sonunda basının sorularını yanıtlıyorlarmış.

Gazeteci sormuş:

- Ülkenizde 4 kişilik bir aile ne kadar gelirle rahat bir hayat sürebilir siz onlara ne kadar ödüyorsunuz?

Amerika başkanı:

- Amerika’da 4 kişilik bir aile 5000 dolar ile rahat bir yaşam sürebilir, biz onlara 6500 dolar ödüyoruz geri kalan 1500 doları ne yaparlar bilmiyorum.

İngiltere başbakanı:

- İngiltere’de aynı aile 4000 pound ile rahat yaşar, biz 5000 veriyoruz 1000 pound nereye gidiyor bilmiyoruz.

Türkiye Başbakanı:

- Türkiye’de aynı ailenin açlık sınırı 1100 TL dir. Biz onlara 500 TL veriyoruz geriye kalan 600 TL yi nereden buluyorlar bizde anlamış değiliz.”

Son zamanlarda sizi bilmem ama benim aklımda sürekli bu fıkra dönüyor. Ekonomik sıkıntılar aldı başını gitti. Ülkenin açlık sınırı ile asgari ücret arasında neredeyse bir asgari ücret daha var. Hal böyleyken sanıyorum bazıları nasıl oluyor da aldıkları bu para ile geçiniyorlar diyordur.

Vatandaş iyice kaderine terk edildi neredeyse. Fakir giderek fakirleşti. Varlıklı olanlar varlıklarına varlık ekledi. Son derece acımasız bir düzen içinde yaşamımızı idame ettirmeye çalışıyoruz.

Hayat pahalılığı eskiden de vardı ama artık pahalılık kısmı aldı başını gitti hayat diye bir durum kalmadı neredeyse. İnsanlar giderek mutsuzlaşıyor. Anı kimse yaşamıyor, herkes gelecek kaygısında.

Yaşanan sıradan bir kriz değil, ekonomik bir buhran yaşıyoruz. 2018’de çıkan kriz 2021 Eylül gibi aldı başını gitti. Hızla fakirleşmeye, erimeye, mutsuzluk denizinde yüzmeye devam ediyoruz. Sihirli bir değnek değmeyeceği kesin ama kendi değneğimizi kendimiz tercih edeceğiz. Yaşananlardan ciddi sonuçlar çıkartıp artık doğru kararlar için el ele vermemiz gerekiyor. Aksi takdirde daha fazla yıpratıcı günler gelecektir.

Çarşıya pazara gittiğinde kilo kilo alışveriş yapan insanımız tane ile pazar alışverişi yapmaya başladı. Faturalar maaşın tamamı kadar neredeyse ve hala birileri her şey yolundaymış gibi tablo çizmeye çalışsa da tablo artık okunmuyor. Mışlar havada uçuşuyor artık. Vatandaş refaha ereceği günü resmen hasretle bekliyor…

Yayınlanma Tarihi : 2022-6-8 14:57:33
Okunma Sayısı : 698