Özkan DİKMEN
SİYASİ MANEVRALAR-2


SİYASİ MANEVRALAR


Sabah erken kalkan bir yere aday adaylığını açıklıyor. Siyasi karmaşa içinde kendilerine de bir şans çıkar mı düşüncesiyle dosyasını koltuğunun altına alan koşuyor parti binasına. CHP il eski yönetiminde ise durum tam bir komedi. Anlatmaya gerek yok, görüyorsunuz zaten.


Seçim için günler geri sayıma geçtiğinden bu yana ciddi bir hareketliliği herkes gözlemliyor. Mevcut yönetimin yapmak istediğini ‘seçim yatırımı’ olarak görenler varken, diğer taraftan sabahın erken saatinde akşamdan aldığı ‘gazla’ kendini bir yere layık görenlerde azımsanmayacak kadar fazla.

 

Kimse ‘haddini’ bilmiyor. Bilemiyor. Birazcık haddini bilenler olsa bu kadar aday adaylığı enflasyonu yaşamayız. Neye göre ve kime göre kendini kıyaslayarak ortaya çıkıyorlar anlamış değilim. O kadar donanımlı insanlar kenarda beklerken gerçekten ‘içi boş’ fikri olmayan insanların aday adaylıklarını gördükçe hayretler içinde kalıyorum.


Şimdi herkes eteğindeki taşları ortaya dökecek. Bunların ne kadarı faydalı olacak orası muamma. Ancak gelişmelerden anladığım kadarıyla sert bir seçim süreci yaşayacağız. Bu kadar sert olmaya gerek var mı bilemiyorum. Ancak özellikle Tekirdağ genelinde böyle bir politika benimsenmesi beni son derece ürkütüyor. Çünkü seçim sonrası en fazla bir ay sonra herkes normal hayatına dönecek ve kazanan mutlu ve hizmet yükü altında çalışmalarına başlarken, kaybedenler ise nerede hata yaptıkları ile baş başa kalacaklar. Ama en sonunda kazananda kaybedende mutlaka karşı karşıya gelecekler. Ama bir toplantıda, ama bir davetti. Mutlaka karşılaşacaklar. Seçim sürecinde, sonrası için en azından birbirinizin yüzüne bakacak kadar bir laf bırakın diyorum.

 

Partisinde öteden beri mücadele etmiş, belli b ir emek vermiş insanların da bu süreçte unutulmaması gerekiyor. Bunu söylerken kimseyi işaret etmediğimin de altını çizmek isterim. Ancak her platformda olduğu gibi siyasette de emek verenlerin sonrasında unutulmaması gerektiği inancındayım. Bunu iyi analiz etmek ve seçilenlerin daha sonrasında bu kriterlere ve bu desteklere sahip çıkması kanaatindeyim.


Küsüp, kırılarak siyaset yapılmayacağını anladığımız an daha mutlu olacağımız da kesin. Bu nedenle özellikle aday adaylarının, daha sonra da adayların yaptıkları görüşmelerde, toplantılarda kendilerine yöneltilen en ağır soruları bile büyük bir ustalıkla cevaplayıp kırılanları da kazanmak için gayret göstermeleri çok çok iyi olacaktır. Yoksa insan kaybetmek çok kolay. Kazanmak ise bir o kadar zor. Bunun bilinciyle insan odaklı seçim süreci geçirirsek kazanan Tekirdağ olur, kazanan Tekirdağ’da yaşayanlar olur.

 

Öteki, beriki demeden, kimseyi başkalaştırmadan çoğalarak kazanmak memlekete fayda getirir. Bunun bilinciyle zaten ekonomik sıkıntılarla boğuşan seçmeni daha da germenin anlamı yok. Herkes eteğindeki taşları dökerken çok dikkatli olmalı. Özellikle biz gazetecileri kullanmak isteyenlere ise küçük bir tavsiye. Lütfen son  kullanma tarihine dikkat etin.


Yayınlanma Tarihi : 2018-10-30 11:13:37
Okunma Sayısı : 1233
reklam yan

Özkan DİKMEN Diğer Yazıları