Özkan DİKMEN
DENGELERLE OYNAMAK

DENGELERLE OYNAMAK

Ülke olarak büyük bir badire atlattık. Bu kaçınılmaz bir gerçektir. Herkes kendine göre yorum yapabilir ancak ortada görünen bir gerçek var. Bu ülkede her şeyin kökten değişeceği bir girişim oldu.

Yani bugün hayatımızı normal şartlarda devam ettiriyor ve bazı şeylerin farkına varmıyoruz. Şu kadarını söyleyeyim; evimizden günlerce hatta aylarca çıkamayacağımız durumlar olacaktı. Sokağa çıkmaya izin verildiğinde ise nasıl bir Türkiye'nin bizi beklediğini bilemeyecektik.

Bu nedenledir ki; Cumhurbaşkanına sahip çıkmaksa evet aynen Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a sahip çıkılmalı. Bu ülkenin Reisi Cumhuru'dur. Dönem ülkemize sahip çıkma dönemi ise, önce en yukarıdan başlamak gerek, hem de siyasi düşüncelerimizi ve kaygılarımızı bir tarafa bırakarak.

Diğer taraftan aynı hassasiyeti hükümetin ve Cumhurbaşkanının göstermesi gerektiği inancımı halen muhafaza ediyorum. Birlikte olunca bu ülkenin neler başarabileceğini Mustafa Kemal ve silah arkadaşları ile o günün Anadolu kadını zaten gösterdi. Birlik zamanı dedik. O günden bu güne yani 15 Temmuz'dan itibaren siyasette de hepimizin istediği söylemler hakim. Eleştiriler üslubunca, konuşmalar bir birine destek veren ve ülke bütünlüğünü koruyan açıklamalar vs. Hepsi ama hepsi istediğimiz gibi oluyor. Bir nusubet gerekiyormuş. Aslında aklı selim olunca nusubete bile gerek yoktu ya; neyse....

Geldiğimiz noktada ise öncelikli olarak Askeri okulların kapatılması manasız ve gereksiz oldu. Onca masum evladımız da oradan ayrılırken alınlarına bir yazı yazıldı, oysa hiç bir günahları yok. Ayrıca yargıda da o kadar FETÖ örgütü mensubu varken, din adamlarından o kadar çıkmışken, neden Hukuk Fakülteleri ve İmam Hatip'ler de kapanmaz. Aslında kapatılması düşünülen en son okulların askeri okullar olması gerektiği düşüncesindeyim. Zamanında yanlışlar yapılmasaydı, TSK zaten kendi içine bu kadar terör örgütü mensubunu almaz veya olanları kendi içinde eritirdi. Bunu herkes kadar bizlerde görebiliyor ve biliyoruz. Aceleye getirilmiş bir karar olarak görüyorum. Umarım zamanla düzelir ve siyasi vesayet altına alınmaz. Askeri okulları kendi kendine bırakırsanız, içinden ne vatan haini çıkar, ne de içine vatan hainini alır. Orası başka bir dünya ve vatan sevgisi aşılanarak yetiştirilen çocuklarla dolu. Üç-beş hain yüzünden binlerce gencin vatan sevgisini siyasete alet etmeyin. Ettirmeyin. Yani kısacası dengelerimizle oynamayın.

30 Ağustos'da törenler iptal oldu. Yani askeri araçların ve birliklerin geçişlerini göremeyeceğiz. Göğsümüzü kabartacak güzellikleri, evlatlarımızın coşkusunu göremeyeceğiz. Oysa tam da 30 Ağustos Zafer Bayramı'nın en coşkulu kutlanacağı zamandı. Halkımız gerçek kahramanları, vatan evlatlarını nasıl bağırlarına basıyor görebilirdik. Bir kaç vatan haini yüzünden alınan bu karardan geri dönüleceğini umut ediyor ve beklentimin 30 Ağustos törenlerinin daha görkemli yapılması yönünde olduğunu söylüyorum.

Bu coğrafya da dışarıdan ülkemizle uğraşan bir dünya derin yapılar varken daha çok hain çıkar, ama bu millet bu hainlere papuç bırakmaz. Bunu gördük ve gösterdik. Şimdi birlikteliği korumanın zamanı. Önemli olan bir birimize güvenelim ve sevgi ile bakalım. Geri kadan zaten halledilir.

Yayınlanma Tarihi : 2016-08-09 19:35:48
Okunma Sayısı : 1392