Minik eller uzaklardaki kardeşleri için ördü
Minik eller uzaklardaki kardeşleri için ördü
Süleymanpaşa’da bulunan Mevlana İlkokulu kendi bünyesinde başlattığı “Bir Atkı Ördüm, Gözlerindeki Mutluluğu Gördüm” yardım kampanyası ile özellikle ülkemizin doğu illerinde bulunan sosyal ekonomik anlamda dezavantajlı okullara yürekleri kadar sıcacık ve rengarenk atkılar gönderdiler.
Her çocuk dünyaya güzel dilekler ve umutlar ile geliyor. Gönül ister ki sadece bizim ülkemizde değil tüm dünyada bebekler, çocuklar arasında imkan eşitsizliği olmasın. Bir yerde bir bebek pamuklara sarılırken başka yerde başka bir bebek üstünü örtecek battaniye bulamaz olmasın. Özellikle eğitim eşitliği keşke her çocuk için aynı olsa. Ne var ki ülkemizde de çocukların sahip olduğu imkanlardan tutun da eğitim haklarına kadar pek çok konuda çığ kadar büyük farklılıklar var. Bazı çocuklar için bir atkı, bir eldiven hiçbir mana taşımazken bazı çocukların gözlerinde mutluluk olmaya yetebiliyor. Şehrimizde bulunan Mevlana İlkokulu yardımlaşma projesi kapsamında okulun Sınıf Öğretmeni Doğuş Başaraner önderliğinde “Bir Atkı da Sen Ör” kampanyasını başlattı. Okulun 1. sınıflarından başlayıp 4. sınıf öğrencilerine kadar pek çok öğrenci bu kampanyaya gönül verdi. Evet, yanlış duymadınız 1. sınıflardaki o minicik eller dahi uzaklardaki çocuklar için var güçleriyle, sabırla ve dikkatle atkılar hazırladılar. Aslında birine yardım ederken sanılır ki yardımı alan mutlu olur oysa gerçek mutlu olan yardımı edendir. Yardımlaşma insanın doğasında vardır sadece bu duyguyu içimizden dışarıya çıkarmamız gerekir.
Kampanya sadece sınıflar içinde kalmayıp öğretmen ve velilere de sıçramış bulunuyor. Hep dediğimiz gibi sevgi ve yardımlaşma elden ele ne kadar da hızlı büyüyor bir kartopu misali. Hatta okul dışından olanlar dahi Mevlana İlkokulu’na atkı, bere, eldiven, çorap ne isterlerse bırakabilirler. Emin olsunlar ki yükte hafif fakat kıymet bakımından ağır bu hediyeler ile bizlerden çok uzaklarda yaşayan küçük kalpleri mutlu etmiş olacaksınız. Kapmaya Şubat sonuna kadar devam edecek.
Şimdi gelin isterseniz projenin nasıl ortaya çıktığını ve detayları Sınıf Öğretmeni Doğuş Başaraner’den öğrenelim.
Habibe Tilki Üzel: Hocam daha adını okuduğumuz anda içimizi ısıtan “Bir Atkı Ördüm, Gözlerindeki Mutluluğu Gördüm” kampanyası nedir, nasıl ortaya çıktı sizden dinlemek isteriz.
Sınıf Öğretmeni Doğuş Başaraner: Elbette, ben de büyük bir keyifle sizlerle paylaşmak isterim. Ben sınıf öğretmeniyim. Bizim her yıl kasım ayı içinde yardımlaşma projelerimiz vardır. Bu sefer nasıl bir konu seçsem diye düşündüm açıkçası biraz araştırma da yaptım. Sonrasında araştırma yaparken buna benzer bir fikir gördüm. Dedim neden olmasın? Eminim bizim öğrencilerimiz de severek bu projeye dahil olurlar dedim. Kışın birine atkı hediye etmek bence çok samimi bir hediye. Elbette çocuklarımız annelerimizin ördüğü gibi şişle öremeyeceği için başka bir yöntemi buldum yine araştırma yaparken. Çok basit bir düzenek oluşturup her çocuğumuzun eline verdik ve inanın o kadar büyük keyifle projeye dahil oldular ki bir öğretmen olarak bunu görmek çok gurur verici bir tablo.
H.T.Ü.: Düzenek derken hocam nasıl bir şeyden bahsediyorsunuz?
D.B.: Şöyle ki söylediğimde komik gelebilir kulağa ama boş bir yoğurt kabı ve dil çubuğundan oluşuyor düzenek malzemelerimiz. Dil çubuklarıyla yoğurt kabının etrafını tamamen kaplıyoruz. Sabitliyoruz onları kaba. Sonra ipimizi alıp bir içeri bir dışarı şeklinde geçiriyoruz. Basit gibi gözükse de emin olun ki son derece dikkat, el becerisi ve koordinasyon gerektiriyor. Zira bir hatalı ilmek orada boşluk oluşturuyor. Tekrar sökmek gerekiyor. Öğrencilerimize tek tek gösterdik ve son derece titizlikle hiç görmedikleri arkadaşları için o minik elleriyle, sevgiyle ördüler. Heyecanla paketlediler.
H.T.Ü.: Projeye ne kadar öğrenci katılım gösterdi?
D.B.: Ben öncelikle bu projeyi kendi sınıfımda başladım. Daha sonra 1 ile 4 arası tüm sınıfları dahil ettik okulumuz 450 öğrenciden oluşuyor ve projeye 250 öğrenci katıldı yani okulun yarısı destek verdi. 10 öğretmen de yine destekledi bizi. Kendi derslerinde bir sorun da yaşanmadı çocukların aksine derslerini yapıp hevesle bu işe gönül verdiklerini gördük. Çünkü yardım etmek edeni de yardımı alanı da çok mutlu eder.
H.T.Ü.: Peki, atkıları göndereceğiniz okulları nasıl buldunuz?
D.B.: Onun için de ine biraz araştırma yapmam gerekti. Sosyal medyada bazı platformlar var. Bu anlamda yardım talep eden öğretmenlerimiz var. Onlarla iletişime geçerek bu kısmı da hallettik.
H.T.Ü.: Farklı illerde farklı okullar değil mi? Hangi illere gönderdiniz ve geri dönüşler nasıl oldu?
“Teşekkür videoları ile biz daha mutlu olduk”
D.B.: Elbette bir ildeki okullara değil hepsi farklı farklı iller. Muş, Siirt, Hakkari gibi çeşitli illere gönderdik. Kargolarımız ulaştığında öğretmenler atkıları dağıtmış bir şekilde öğrencilerin gerek fotoğraflarını gerekse videolarını gönderdiler. Bunlarda gördüğümüz şey kesinlikle mutluluktu. Ellerinde okulumuzun adını yazan pankartlar ile bizlere selam gönderip, bir ağızdan teşekkür ediyorlardı. Bir atkının Tekirdağ’dan onca kilometre uzaklarda mutluluğa, dostluğa dönüşmesi gerçekten insanın kalbini ısıtıyor. Öğrencilerime çok çok teşekkür ederim canı gönülden destek verdikleri için. Öğrencilerim dışında yardım eden öğretmenlerimize, okul aile birliği başkanı Perihan Kırmızıgül’e ve velilerimize. Ayrıca PTT’ye de çok teşekkür ederim. Kampanyamız da bize yüzde elli indirim yaparak destek oldular bize. Ben bunu başta eğitim amaçlı görmüştüm fakat bu denli büyümesi çok güzel oldu.
Okul Aile Birliği Başkanı Perihan Kırmızıgül: Ben de kendi adıma ve velilerimizin adına çok teşekkür ederim başta öğretmenimiz Doğuş Öğretmene ve bize bu projede destek olan herkese. Bu proje bize ilham verdi ve biz yenileriyle devam edeceğiz. Geleceğimiz olan çocuklarımıza okulda sadece ders öğretmeyip bu denli faydalı hayat dersleri verebilmek harika. Çocuklarımızla gurur duyuyoruz.
H.T.Ü.: Anladığım kadarıyla bu tarz projeleri gelenek haline getireceksiniz ki çok iyi yaparsınız. Yeni projeniz var mı aklınızda?
D.B.: Çok isteriz kesinlikle sürekli yapabilmeyi. Kırtasiye malzemesi de gönderebilirdik ancak ne yazık ki bu kimi zaman yerine ulaşamıyor. Bir dahaki sefere oyuncak projesi yapmayı planlıyoruz. Evden bir oyuncağını getirene biz de sembolik film biletleri hazırlayıp vereceğiz. Bu kez oyuncakları durumu olmayan anaokullarına göndermek niyetindeyiz. Yaptığımız bu atkı projesini de broşür haline getirip okullara dağıtacağız ki onlara da bir fikir bir örnek olsun. Dilerim ki bir öğretmen olarak her çocuk eşit haklara sahip olup çocukluğunu en güzel şekilde yaşayabilsin.
H.T.Ü.: Hocam başta sizi olmak üzere hepinizi böyle güzel etkinliği yaratmış olduğunuzdan dolayı kutluyorum. Kendi adıma ben de bu kampanyanın varlığını duyurmak konusunda bir nebze faydam olacaksa ne mutlu bana. Haydi, okul dışından olanlarda dahil herkes Şubat sonuna kadar tüm atkıları, bereleri, eldivenleri hatta çorapları Mevlana İlkokulu’na bıraksın. Uzaklarda bunlarla mutlu olan nice çocuklarımız var bekleyen…
Okunma Sayısı : 2863