TİLKİNİN GÜNLÜĞÜ
Kurbağa misali yaşıyoruz!

Kurbağa misali yaşıyoruz!

Oldum olası kıssadan hisseye hikayeleri çok sevmişimdir. Hele ki ‘Kurbağa’ hikayesini uzun zamandır canım ülkeme, canım ülkemin insanına benzetiyorum. Kurbağa hikayesi değişimin, değişimi yaşayan insanlar tarafından nasıl anlaşılmadığını anlatıyor. Hikayeye göre elimize aldığımız minik, yeşil, sevimli kurbağamızı kaynamış suyun içine birden atarsak doğal olarak hayvanımız sıcaklığı fark edecek ve zıplayarak canını kurtarmaya çalışacaktır. Oysa yeşil arkadaşımızı oda sıcaklığındaki suyun içine bırakıp, ateşi az açıp suyu hafiften kaynamaya bırakırsak yavru kurbağamız hiçbir şeyin farkında olmadan yan gelip yatmaya devam edecektir. Fark ettiğinde ise çoktan kurbağa kebap olmuş olacaktır.

Sevgili okuyucular sizce de bizlere de kurbağa sendromu uygulanmıyor mu? Birileri kısık ateşe attılar bizi, her geçen mutsuz bir topluma dönüştüğümüzü, genç nüfusa sahip olmamıza rağmen gençlerimizin umutsuz olduğunu, 23 Nisanlar, 19 Mayıslar, 29 Ekimler birden kaldırılmayıp yavaş yavaş unutturulmaya başlandığını, kürt açılımının, demokratik açılımın ne olduğunu, şehitlere karşı giderek duyarsızlaştığımızın, gelen zamların, cebimize giren paranın geldiği gibi gittiğinin, fakirin daha fakirleştiğinin, zenginin cebini daha da doldurduğunun, ülkece nereye sürüklendiğimizin farkında bile değiliz. Suyumuz giderek ısınıyor, kaynadığımızı fark ettiğimizi ise bu gidişle anlayamadan kurbağa misali haşlanacağız.

Yayınlanma Tarihi : 2016-05-02 11:42:21
Okunma Sayısı : 1399