BEL FITIĞI TEŞHİSİ VE TEDAVİSİ


BEL FITIĞI TEŞHİSİ VE TEDAVİSİ

 

 

Hayatın gerçeği ve en çok suistimal edilen konularından biridir bel ağrısı. İnsanların üçte ikisinin hayatında mutlaka karşılaştığı bu sorun,  çocukluk yaştan itibaren herkeste görülebilmektedir.  Özel Tekirdağ Yaşam  Hastanesi'nden Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Emin Kasım anlatıyor.

                                                   

Bel 5 adet omurga isimli kemiğin birbiriyle yaptığı eklemlerden oluşan etrafında kuvvetli kasların  bulunduğu ortasından omurilik ismi verilen sinir demetçiği ve kenarlarından bacağa giden 10 adet sinirin bulunduğu oldukça karışık bir anatomik yapıdır.Bu yapının herhangi bir yerinde aksama olması kendisini en başta bel ağrısı ile gösterir.


Günümüz koşullarında hareketsizlik ve spor alışkanlığımızın az olması ya da anormal ani zorlamalar, çalışırken otururken omurga pozisyonuna dikkat etmemek bel kaslarında ağrıya neden olur. Ağır çalışma, sigara kullanımı ve fazla kilo alma gibi kronik sebepler sonucunda bel fıtığı gelişip sinirlerde meydana gelen baskıyla oluşan bel ve bacak ağrıları görülebilinir.


Bütün bunlardan daha az görülen ve doğumsal sorunlar ve omurilik tümörleride bel ağrısına neden olabilir.  Bu kadar karışık anatomisi olan öne arkaya sağa sola ve kendi etrafında dönme özelliği olan bu yapının oluşturduğu ağrının kaynağının tanımlanması ve yaşa cinsiyete kişisel özelliklere göre tedavi edilmesi gerekir.


Genç bir çocukta başlayan bir bel ağrısı muhtemel zorlanmaya, soğukta kalmayla oluşan kas spazmından olma ihtimali yüksekken, skolyoz dediğimiz omurga eğriliğinden veya küçük bir ihtimal olsada omurilik içinde oluşmuş bir tümörden de meydana gelebilir.


20-30 lu yaşlarda bel ağrısı olup belde kayması olan buna uygun tedavi edilmesi gereken çok sayıda hasta vardır. Yaş ilerledikçe oluşan omurilik ekleminde olan yaygın kireçlenmeler  ve fıtık kalınlaşmaları yolda yürürken ayaklarımıza ağrı saplanmasına neden olan kanal daralmasından meydana getirir.


Bel fıtığı dediğimiz şey aslında esnek bir tenis topu gibidir.Yürümekle ayakta kalmakla vücudumuza binen yükü aşağıya kalçamıza dengeli bir şekilde kemiklerimize zara vermeden ağrı oluşturmadan aşağı doğru iletilmesini sağlar.Zamanla, kullandıkça tenis topunda nasıl deformasyon oluyorsa fıtık dediğimiz yapının yüksekliği azalır esnekliğini kaybeder ve kenarından patlama yapıp topun içinden fıtıklar dışarı çıkarak sinir köklerine baskı yapar. Topun patlama ihtimali yaş ilerledikçe artmasına rağmen sadece yaş bir faktör değildir.Gençlerde de bazen erken patlamalar olabilir.


Tipik olarak bel, bacak ağrısı, ayaklarda uyuşma ve kuvvetsizlik ile  çıkan  fıtıklar idrar ve büyük abdest tutamama ve cinsel işlev bozukluklarıyla da kendini gösterebilir.


Her bel ağrısı toplumun sandığı gibi bel fıtığından kaynaklanmaz. Fıtığı olan hastalarında ancak çok az bir kısmına ameliyat gerekir.Ama her bel ağrısı bu işin uzmanlarınca takip edilmelidir.Gerekli tedavi ve takibi yapılmalıdır.Ameliyat gereken hasta ise ameliyattan kaçmamalı tedavisini ilerde meydana gelecek daha kötü sonuçları engellemek için olmalıdır.


Ameliyat gereken hastaların genellikle bel ve bacaklarda ağrıları ayakta kuvvetsizlikleri, uyuşma ve hissizlikleri olur. Ameliyata geç kalınması sinirde oluşmuş harabiyetin artmasına ve ameliyattan görülecek faydanın azalmasına neden olabilir.

    

Hala bu konuda ileri derecede yapılan yanlış uygulamalar ve kocakarı ilaçları gereksiz masaj tedavileri yaygın olarak  ülkemizin her köşesinde uygulanmaktadır.Bu tedaviler sonucu oluşan kalıcı hasarlar düzeltilemeyecek aşamada hekimlerin önüne gelmektedir.

 

Her türlü masaj, fizik tedavi, cerrahi tedavi ve ilaç uygulamaları uzman hekimlerin gözetiminde ve kontrolünde yapılmalıdır. Sadece anlık ağrınızın geçmesi değil bel sağlınızın korunması önemlidir.

 

Sonuç olarak bel ağrısı onlarca değişik sebepten kaynaklanabilir bunların ayırt edilmesi ve nedene yönelik tedavi yapılmalıdır.

 

 

Yayınlanma Tarihi : 25 Şubat 2014
Okunma Sayısı : 2290
reklam yan